Ramazan aylarında ekranda din adamından geçilmiyor. Her kanalda din anlatılıyor. İslamiyet hakkında bilgi veriliyor. Ama anlatılanlarla toplumun bilgilendiği ve geldiği nokta açısından birisi haberde okuduğum diğeri ise imam olarak bizzat başımdan geçen iki nikâh olayını sizinle paylaşmak istiyorum... Haber olarak okuduğum olayın yaşandığı yeri söylemiyorum. Olay 4 Eylül'de yaşanıyor. Ne mi oluyor? Düğünün son günü kız ve damat ailesi arasında kavga çıkıyor. Kavganın niçin çıktığını mı merak ediyorsunuz? Düğün sırasında kız babası diyor ki: -Arkadaş çocuklara bir de dinî nikâh kıyalım. Erkek tarafı ne dese beğenirsiniz: -Şu telaş içinde bir de onu çıkartma. Onu daha sonra yaparız. Bunun üzerine tartışma çıkıyor. İş kavgaya dönüyor. Kızın babası da gelini alıp evine götürüyor. Araya birileri giriyor derken dünürler barışıyor ve gelin resmî nikâhlı eşinin evine dönüyor. Emniyette ifadeleri alınan taraflar birbirlerinden şikâyetçi olmuyor. İslam dininin umdelerini yerine getirmede geldiğimiz nokta açısından manidar değil mi?.. Benzer bir olayı da ben Trakya'da imam olarak görev yaparken yaşamıştım. Beni nikâh kıymak üzere bir düğün yerine çağırmışlardı. Çağrılan yere gittik ama ortada damat yok... -Nerede bu damat? -Ya hocam buralardaydı ama nereye gitti biz de şaşırdık. -Ya bulun bakalım şu damadı. Aradılar taradılar, damat ortadan sırra kadem basmış. Acaba evlenmekten mi vazgeçti? Acaba damadı kaçırdılar mı? Acaba bir yerde düşüp kaldı mı? İnsanın başına her şey geliyor... Derken oradaki bir vatandaş açıkladı: -Hocam damat utancından kayboldu. -Neden utanacak be ya... A be damat olmak ayıp değil ki? -Öyle de hocam... Damat şeyden utanıyor... -Neyden? -Şimdi hoca bana nikâhtan önce İmanın şartlarını, İslam'ın şartlarını, guslün farzlarını, Allahın sıfatlarını soracak... Ben bunlara cevap vermeyi bilmiyorum. Utancımdan kaçarım, dedi. -E şimdi n'olacak? -Doğrusu biz de bilmiyoruz ne olacak? Ama damat yok, onu biliyoruz. Aramalara rağmen damat bulunamadı. Peki, kadınların kendilerince bulduğu çözüm ne? "Damadın mendilini, gelinin çemberini alıp nikâh dualarını bunların üzerine okuyalım" diyorlar. "Güler misin ağlar mısın" denilecek bir durum. Yani nikâh mendil ile çembere kıyılır mı? Sanki onlar mı evlenecek? Çare ne peki? Ehlisünnet âlimlerinin kitaplarının çokça dağıtılması. Ele geçen eserlerin okunması ve de okutulması... Toplumun başına ne gelirse cahillikten, cahil kalmaktan gelmiyor mu? Rumuz: "Kırcali"-Edirne > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00