Osmanlıca eserleri okudukça...

A -
A +

Çocukluğumda köyde karakol komutanıyla yaşadığım unutulmaz hatırama bugün de devam ediyorum...

 

O gün Malazgirt Ovası taze gelin gibi yemyeşil, rengârenk çiçeklerle süslenmiş kıvrım kıvrım akan Murat Nehri, Badışan Çayı ve Heftreng Nehri âdeta sülün gibi nazlı nazlı akıp duruyor. Karşı tarafta başı karlı ve dumanlı Süphan Dağı sanki o ovanın hünkârı gibi tepeden ovayı gözlüyordu.

 

Lacivert renkli birtakım elbisem vardı. O elbisemi askıdan indirdim. Beyaz gömleğimi lacivert elbisemi giydim. Boyum da uzun. Annem “maşallah oğluma artık delikanlı oldun Allah nazardan saklasın” dedi. Annemin elini öptüm. Yaya olarak yola çıktım. Gideceğim yer 12 km ama o zamana kadar o köye hiç gitmemiştim.

 

Elime bir sopa aldım köylerden geçerken köpekler saldırırsa diyerek... Sopa bir bakıma barutsuz silahımızdı. Hava güneşli, yola revan oldum. 5 kilometre yol yürüdüm. Çiçek veren köyünü geçtim. Baktım bir traktör geliyor. Elimi kaldırdım. Traktör durdu. Adamlar beni Molla Ali köyünde indirdiler.

 

Birisine karakolu sordum. Yerini bana tarif etti. Karakola doğru yürüdüm. Hayatımda ilk defa karakol görüyordum.

 

Nöbetçiye durumu anlattım. Bana komutanın evini tarif etti. Üstü toprak örtmeli iki pencereli eve doğru yürüdüm. Dış kapıya ellerimle vurdum. Çünkü daha orada da elektrik yoktu. Az bir zaman sonra kapıyı komutan açtı. Beni görünce tanımıştı, gülümsedi.

 

“Sen o Balkaya köyündeki delikanlı Orhan değil misin?” dedi. Beni kucakladı içeriye aldı. Genişçe bir odaya girdik. Bana çok yardımcı oldu. O yaz tatilinde Osmanlıca okuyup yazmayı öğrendim. Beraberinde birçok dinî, tarihî bilgi de öğrendim. Öğrendiklerimi hayatımda uyguladım ve çok istifade ettim.

 

Osmanlıca eserleri okudukça ecdadın bıraktığı kitapların nasıl uçsuz bucaksız bir derya olduğunu gördüm. Kökünden kopmamanın asalet ve zenginliğini hissettim ve yaşadım. Birkaç yabancı dil öğrenmeme ve edebiyatla ilgilenmeme sebep oldu.

 

Ardından babamın yeni görev yeri olan Manisa’ya taşındık. Gençliğim İzmir-Manisa'da geçti. Memleketin en çalkantılı dönemleriydi, o sıkıntılı dönemleri bir kayaya toslamadan atlattık. İnsanın hayatında temelde iman, itikat, fıkıh, ahlak, bilgileri sağlamsa ve bunları ihlasla samimiyetle yapıyorsa, Rabbim onu kötülüklerden muhafaza eder, inşallah.

 

     Orhan Yavuz Ejder/Akhisar-Manisa

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Yalınız Efe19 Temmuz 2023 12:39

Bizler de Osmanlıca okuyup yazmayı öğrenmeliyiz. Yeni hicrî yılınız mübârek olsun efendim.