Perde arkasındaki kahraman

A -
A +

“O gece hayatımın unutulmaz, en müstesna en onurlu gecelerinden birini yaşadım...”

 

 

 

Sağ olsun başgardiyan, bir gardiyanı hemen yukarı gönderdi. Kuleli'den arkadaşım Çağlar'la saat 24.00'e kadar oturduk, anlattık.

 

Gardiyanlar da sağ olsunlar çay demlediler, gelen meyvelerden, çerezlerden yedik. Tilki Selim bizi yalnız bırakıyordu, baş başa kalalım diye. Ama ara sıra sudan bahanelerle içeri giriyor. Anlıyorum bir sıkıntısı var. Sonra bana anlatı:

 

"Hep gözüm arkadaşının tabancasında, her içeri girişimde ona bakıyorum, yerinde mi?" diye. "Gerçi kumanya paketleri de hiç açılmamış, içinde ne var ne yok, meçhul. Her şey olabilir bomba dahil.”

 

O gece hayatımın en müstesna en onurlu gecelerinden birini yaşadım. Bu olayı para ile maddi birtakım menfaatler ile açıklamak mümkün değil. Ne desek ne söylesek boş. Herkese de nasip olmaz. Cezaevinde yaşanan ama yaşanması ve anlatılması mümkün olmayan bir anı. Sonuca ve perde arkasındaki meçhul kahramana gelelim.

 

Çağlar ziyaretime gelince, mesai bitmiş akşam saatleri, dönemin cezaevi müdürü veya savcıya gidip işi ertesi güne veya olmazlara bağlamaktansa, Cezaevi Jandarma Muhafız Birliği Komutanı Astsubay Üstçavuşa gidiyor. Biraz da endişeli ama Çağlar da böyle riskli işleri sever. Tanışıyorlar, konuyu anlatıyor ve benimle rahat açık bir görüş yapmak istediğini söylüyor. Astsubay Üstçavuş Elâzığlı yiğit ve mert bir çocuk. Çağlar'a şunları söylüyor:

 

"Komutanım, ben buraya geleli üç ay oldu. Yeni sayılırım. Bahsettiğiniz arkadaşınızı da duydum, tam bir yerleşeyim de ziyaretine gideyim diye düşünüyordum. Gidemedim, çok mahcubum. Siz buyurun, geçin. Gardiyanlara talimat vereceğim, üstünüzü aramayacaklar, tabanca, komando bıçağı vs. hiçbirine dokunmayacaklar. Getirdiğiniz kumanyalar da aranmayacak, orijinal paketleri ile arkadaşınıza teslim edilecek. Yine Başgardiyana talimat vereceğim, sizi yalnız bıraksın. Ben de bir ara uğrar komutanımla tanışırım. Başka bir isteğiniz var mı?"

 

İşte böyle bir ziyaret esnasında o arkadaşla da tanışma ve teşekkür etme fırsatı buldum. İnsanların yiğidi insana can katıyor... Hayat mert insanlarla birlikte anlam kazanıyor...

 

Bütün bunları düşünürken kaç kişi selam verdi, kaç kişi "uğurlar olsun" dedi, hatırlamıyorum. Yalnız bir arkadaş "Ne kadar dalmıştın, yanına gelip seninle volta atmaya aklım kesmedi" dedi...

 

     Galip Y.-Volta

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.