Problem adam!..

A -
A +

"Sabır ve tevekkül içindeydim. Açıkça söylemek gerekirse bazen aklımdan bir çılgınlık yapmak da gelmiyor değildi!.."

Askerde usta birliğine yeni başlamıştım. Ne gibi zorluklar yaşayacağımızı, nelerle mücadele etmek zorunda olacağımızı kestiremiyorduk. Ancak bulunduğum yerin pek tekin bir yer olmadığı, ne kadar problemli asker varsa âdeta bu birlikte toplandığını öğrenmiştim.

Kısa zaman sonra bu denilenlerin ne denli doğru olduğunu yavaş yavaş yaşamaya başladım. Askerlik yapanlar, askeriyede "devrecilik" nedir iyi bilirler. Üst devrenin problemli askerleri kısa zamanda bize kan kusturmaya hayatı zehir etmeye başladı. Alt devreye temizlik yaptırmak, ısrarla bağırış çağırış, komutanların da erler arasındaki bu tip sıkıntılı durumları önemsemeyip umursamaması sebebiyle bu devreler başımıza bela olmuş ve kısa zamanda hayatımızı altüst etmişti.

Bir gün, deyim yerindeyse birliğin en azılı askerinin cezasını doldurarak askerî cezaevinden geri döndüğü haberini aldık. Adı Necmettin'di. Necmettin'in birliğe dönüşü anında kendini belli etti. Komutan duyar filan dinlemiyor, onlarca askeri hizaya diziyordu. Herkesin yatağına, kıyafetine, tıraşına, yemeğine, oturmasına kalkmasına, kısaca her şeyine karışıyordu. Necmettin'in gelişi, zaten sıkıntılı geçen askerliği bize çile haline getirmişti. Ayrıca Necmettin ve yandaşları her gün uyuşturucu ve alkol alıyor, bunların etkisiyle iyice çileden çıkıyordu. "Bu devrecilik sistemine karşı çıkalım, şunlara hadlerini bildirelim" dediğim arkadaşların hiçbiri  "bundan sanki komutan habersiz mi?" diyerek söylediğime zerrece yanaşmıyordu.

Günler günleri kovaladı. Sabırla ve tevekkül içinde günlerimi geçiriyordum. Açıkça söylemek gerekirse bazen aklımdan bir çılgınlık yapmak da gelmiyor değildi!..

Bu arada gün geçmiyordu ki Necmettin'in bir vukuatı olmasın!.. Bir gün duydum ki bir astsubay çavuşla kavga etmiş. Adamı duvara çarpmış. Başka bir gün duydum ki, bir üsteğmenle kapışmış. Elinde bıçakla üsteğmeni kovalamış. Necmettin için hiçbir sınır yoktu. Yeri geldiğinde yarbayı dahi eliyle ittiğini duymuştuk. Tahminimiz komutanlar dahi Necmettin'den öylesine bıkmışlardı ki, "ceza vermeyelim, bir an önce askerliği bitsin de şundan kurtulalım" düşüncesindelerdi. Devamı yarın

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.