Ruanda'daki soykırım müzesi

A -
A +

uanda çıkmıştı bizim kısmetimize... Hani şu Afrika'da 1994 yılında tüyler ürperten soykırımın yaşandığı ülke... Bir milyon insan katledilmişti... Kurban için bize vekalet veren varlıklı müminlere vekaleten kurban alıp orada keserek fakir fukara halka pay dağıtımı için oradaydık. Ruanda bizim Ankara kadar küçük bir ülke... Hepi topu sekiz milyon nüfusu var... İki de etnik topluluğu... Biri Tutsi, biri Huti kabilesi... Tutsiler % 20 olmalarına rağmen yönetim ve etkinlik onlarda. Hutiler ise % 80 çoğunluk ama yönetilen. Bir milyon Müslüman nüfus ise % 10'u oluşturuyor. Müslümanlar o katliamda her iki taraf için de çaba harcamış. Örnek vatandaş olmuşlar. Devlet de onlara, bizim Diyanet benzeri bir makam vermiş. Ülkede bütün hayvan kesimleri de bu müftülüklerin onayı ve kontrolünde imiş. Dolayısıyla Ruanda'da kesilen yenilen etler helal kesimmiş. Orada iyi bir pazarlıkla tam 208 büyükbaş hayvan alıp kurban ettik. Köylerin camilerinde imamların yardımıyla ihtiyacı olan insanlara dağıttık. RSıraya girip ihtiyacı olan her fakire verildi. Çocuklarını doyurup kendi aç yatanlar, çocuğunu sabah sokağa bırakıp akşama tok gelmesini tembihleyenler... O kadar fakir vardı ki yürek sızlatıyordu. Dönüşe geçtiğimiz gün yeni yapılmış bir Soykırım Müzesini gördük. Memogral müzesi, diyorlar. Dört soykırım bölümünden oluşuyordu. Birisi kendi ülkelerinde 94 yılında yapılan soykırım. Bir diğeri Hitler'in yaptığı söylenen soykırımı. Biri Bosna-Hersek'te Boşnaklara yapılan soykırım bölümüydü. Bir de gördük ki, Osmanlı'nın Ermenilere yaptığı (!) soykırım... Şaşırdık kaldık. Bize rehberlik yapanlara dedik ki: "Eğer biz soykırımcı olsak böyle hayır işlerinde ne işimiz var? Biz Türk vatandaşıyız. Biz Osmanlı torunlarıyız. Bunlara nasıl inanırsınız?" Dediler ki: -Biz de inanmıyoruz aslında. Ama devlet bunu kabul etmiş ve böyle bir bölüm açmış. Demek ki Ermeni diasporası orada da faaliyette. Sonra araştırdık. Ruanda'da sadece üç tane Türk var. Onlar da Kur'an-ı kerim kursu açmak üzere gelmiş. Ehl-i sünnet itikadında üç Müslüman. Bunun dışında Türkiye adına lobi ve diğer eğitim ve kültür faaliyeti yürütecek ne resmî ne özel sivil toplum örgütü var! Bu vesileyle gazeteniz aracılığıyla bu vahim ilgisizliği yetkililerin duymasını ve bu ülkeye kültürümüzü tanıtmasını temenni ediyoruz. Çünkü hâlâ bu müzeyi gezenler, Türkleri de Osmanlıları da soykırımcı olarak tanıyor. Yahya Nalbant-Ruanda > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.