"Verdiğim söze sadık kalacağım"

A -
A +

Akhisar’ın bir köyündeki Halime Hanımın hatırasını anlatmaya bugün de devam ediyorum.

 

Halime hanımın anlattığına göre içime bir şüphe düştü... Bu kız yeni Müslüman oldum diyerek kendini de kapattığına göre Suriye’ye Irak’a filan Türkiye üzerinden geçmek isteyen bir militan filan olmasın. Bunun üzerine dedim ki:

 

-Sen git kızla oğlanı al benim yanıma getir, ben bir konuşayım...

 

"Tamam" deyip gitti. Bir saat sonra, Halime Hanımın oğlu Mehmet ve Rus kız, Halime Hanım ile birlikte yanıma geldiler. Hakikaten Rus kız sıkı sıkıya tesettürlü neredeyse sadece gözleri görünüyor.

 

Ben ‘gençler hoş geldiniz’ dedim. Hâl hatır sorduktan sonra kızla biraz konuştum. Kız da Türkçeyi iyi öğrenmiş. Ben de Rusça birkaç kelime söyledim adını filan sordum. Uzun ismini söyledikten sonra kısaca “Liza” dedi.

 

Biraz Rusça konuştuk. Benim çat pat da olsa Rusça konuştuğumu görünce Liza’nın yüzü güldü (Haraşo) güzel dedi.

 

Bu arada çay söyledim. İçimdeki şüpheyi gidermeye yönelik olarak biraz sohbeti koyulaştırdık.

 

-Liza sizin Rus alfabesi bayağı zor. Paspartunu ver bakalım sizin yazıyı okuya biliyor muyum? Kızcağız pasaportunu çıkarıp verdi. Gayem bu kız gerçekten oralı mı? İçimdeki militan olma ihtimalini bertaraf edeyim. Pasaport kimliğine baktım. Tamam kız Estonya vatandaşı. Yirmi yaşına henüz basmamış. Pasaportun Türkiye giriş tarihlerine baktım kızın bana anlattığı tarihle aynı. Biraz rahatladım.

 

-Liza sen İstanbul’a nasıl geldin? Mehmet’le nasıl tanıştın biraz anlat istersen, dedim.

 

Liza, “Orhan Amca ben ve ablam İstanbul’a okumaya geldik. İki yıl önce ablam dindar bir Türk’le evlendi Müslüman oldu. Ben de Müslüman oldum. Bu arada İslamiyet’in emir ve yasaklarını öğrendim. İçime tarifi mümkün olmayan bir huzur yayıldı. Peygamber efendimizin, sahabeyi kiramın, İslam âlimlerinin evliyaların hayatlarını dikkatlice okudum. Kendime “Liza sen de onlar gibi inan ve yaşamaya çalış. İnandığın yüce dininin emirlerini güncel hayatında tatbik et ve yaşa” diye söz verdim. Bunun üzerine İslamiyet’i anlatan eserleri okudum. Elimden geldiği kadar gücümün yettiği kadar dinimizin emir ve yasaklarına uyacağım. Mademki Müslümanım Müslüman gibi yaşamalıyım. Söz verdim kendime verdiğim sözde sadık kalacağım.”

 

Bu arada kaynanası Halime Hanım söze karıştı... DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.