Ben gazetemizin bir dağıtıcısıyım. Birkaç gün evvel bu köşede yayınlanan bir yüzbaşının askeriyle hatırasını, merak ve heyecan içerisinde okudum. Çünkü ben de bundan bir sene önce kimseye anlatamadığım çok enteresan bir durum yaşadım. Hani o hatırada asker söylüyor ya komutanına: "İnsanların çevresinde yeşilimsi bir hâle görüyorum. İşte abdestli olduğunda gözüküyor. Olmadığında gözükmüyor..." Ben, bu hatırayı okuduktan sonra anladım ki kendi yaşadıklarım bir hayal veya bir vehim değil. Ben bundan yaklaşık iki sene önce başladım gazete dağıtıcılığına. Ekmek kapısı olarak girdiğim işimi çok sevdim. Burada göreve başlamadan önce de namaz kılıyordum ama çok şükür burada dört başı mamur denilen şekilde hiç aksatmadan kılmaya başlamıştım. Yeni başladığım günlerdi... Sabahları erkenden gazete dağıtımına çıkıyoruz. O sabah, namazı kılmadan çıkmıştım... Dağıtım yaptığımız çevrede köpekler çoktu. Tenha sokakta havlayan, üzerimize saldıran köpekler sebebiyle dağıtım biraz sıkıntılı geçti. Dağıtımdan sonraydı... Bir gün namazın ehemmiyetinden söz eden sohbet dinlemiştim. Artık beş vakti aksatmadan kılacaktım. Birkaç gün geçmişti... Nefis zorluyordu. Bir de sabah o saatte uykulu uykulu kalkmak var ya... Abdest almadan, namazı kılmadan çıktım dağıtıma. Yine o meşhur sokak köpekleri... Bu sefer affetmedi bir tanesi paçayı kaptırdık... Neyse, çok şükür dağıtım bitti. Hastaneye gittim. Gösterdim dişlenen yeri... Ne olur ne olmaz diyerek kuduz aşısına başladık... Hatta doktor tembih etti: -Eğer yapabilirsen ısıran köpeği yakala. Besleyebilirsen besle. Takip et bakalım. Eğer ölmezse 15 günlük aşıyı keseriz, dedi. Ertesi gündü. Kendi kendime karar verdim. O sabah abdestimi aldım. Namazımı kıldım. Öyle başladım dağıtıma. O beni ısıran köpek sanki evcil hayvan gibiydi. O gün ben mi öyle zannetmiştim? Hayır... Birkaç gün sonraydı... Yine bir gün o köpeğin saldırısına uğradım. Düşündüm o sabah da abdestsizdim. Acaba sahiden bundan dolayı olabilir miydi? Bu defa denedim kendimi... Abdestli olarak dağıtıma çıktığımda tenha sokakta köpekler yanımdan geçiyor ama bana dönüp bakmıyordu bile... Abdestsiz olarak tenha sokakta karşılaştığımda kimi havlayarak kaçıyor, kimi savunma duygusuyla üzerime seğirtiyordu. Anlamıştım. Ama duruma bir açıklama getiremiyordum. Ne zaman ki o yüzbaşının hatırasını okudum. Anladım her şeyi. Zaten o günden sonra abdestsiz sokağa da çıkmamıştım. Bu hatıramı yayınlarsanız sevinirim. Hüseyin Yılmaz > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00