“İnsanların medhetmelerine, çok övmelerine kavuşmak arzusundan çok sakının.”
Ahî Yûsuf hazretleri büyük âlim ve velîlerdendir. Seyyid olup, soyu Peygamber efendimize ulaşır. 1308 (H.708) târihinde Azerbaycan’da Şirvan’da vefât etti. Şeyh Zâhid hazretlerinin sohbetlerinde yetişip olgunlaştı. Ondan icâzet alıp talebe yetiştirdi. Sohbetlerinde buyurdular ki:
“Güzel ahlâkın alâmetleri; arkadaşının söylediğine itiraz etmeyip, kabûl etmek. Kendine ve herkese ve hattâ her mahlûka karşı merhametli ve insaflı olmak. Kimsenin aybını araştırmamak. Başkasında bir kusur görünce, dalgınlıkla olmuştur istemeyerek yapmıştır, diyerek iyiye yormak. Kendisinden özür dileyenlerin özürlerini kabûl etmek. Başkalarından gelen sıkıntı ve eziyetlere sabır ve tahammül etmek. Başkalarının kusurlarını araştırmak yerine, kendi kusur ve kabahatlerini düşünüp araştırmak, düzeltmeye çalışmak. Büyük-küçük herkese karşı edepli, tatlı dilli, güler yüzlü olmaktır.”
“Sabırlı olmak isteyen kimse; öfkesini yenmeli, kalbinde Allahü teâlâdan başka bir şeye yakınlığın olmaması için çalışmalı. Bir musîbet veya sıkıntı geldiği zaman, inleyip sızlamamalı. İbâdetleri 'Güzel yapabiliyorum' düşüncesinden uzak olup, amellerini kusurlu bilmeye devâm etmeli, farzları ve vâcibleri yapmakta tembellik yapmayıp, en güzel şekilde yapmaya çalışmalı, yapılan bütün işlerin dîne uygun olmasına gayret etmeli ve önceden yapılan hatâ ve zararları telâfi etmek için uğraşmalıdır.”
Vehbi Tülek'in önceki yazıları...