Başarı...

A -
A +
Bir kurumu yükseltmek, başarılı hâle dönüştürmek için; ISO, CE, TSE, 5S, Kaizen şartnamelerinin taleplerini yerine getirmek, öncelikle iyi bir ekip gerektirir.
Proje yazan, proje yapan, rol modeli olan, pusula sunan kurumlar az da olsa vardır.
Emek olmadan, yemek olmaz. Fikir yoksa ürün de yoktur. Her iş fikirle, planla, projeyle başlar.
Başarılı yapıları batırmak için her türlü kumpas kurulur, kara çalınır, entrika çevrilir... Stratejik planı olmayan, eksiklerini bilmeyen yapılar öncelik sırasını tespit edemez.
Bize plân değil, pilâv lazım denildiğinde ortaya gecekondu benzeri ucubeler çıkar.
Her kurumun bir kitabı, eseri, projesi olmalıdır. Bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir süvariyi, bir süvari bir orduyu kurtarır.
Zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Kalite kontrol edilmez, üretilir.
Her yapının bir üretimi, çıktısı vardır. Projesiz yapılar eski araba gibidir. Çok yakıt harcar ama az yol gider.
Tarih boyunca bilimden yana olan insanlar hep boğulmuştur. Arabayı keşfeden Henry Ford, 8 defa bankalardan kredi istemiş, hep reddedilmiştir. Edison, Einstein gibi dâhi insanlara geri zekâlı bile denilmiştir. Walt Disney, beceriksiz diye işten atılmıştır...
Bilgi olmadan hiçbir şey yapılamaz. Bilgi için ise okumak, izlemek, dinlemek, gezmek gerekir. Sinerji dediğimiz şey işte budur.
İletişim, AR-GE, inovasyon, kalite çemberi, sıfır hata, verimlilik, geri dönüşüm, güvenlik kavramlarının mizah/dalga konusu olduğu toplumlarda başarı kalıcı olmaz.
Bilgi arttıkça yeni pencereler açılır. Yarasalar gibi yaşayanlar pencerelerden korkar. Zira içeri giren ışık onların çirkin, murt suratlarını ortaya çıkarır.
Singapur, Finlandiya, Hollanda, Japonya, Güney Kore, Çin, Avustralya, İsrail, İsveç, Norveç, Almanya, ABD vb. gibi ülkeler son 40 yılın buluşlarının, patentlerinin yüzde 85'ni yapmıştır.
1.5 milyarlık Müslüman dünyasının yıllık patent sayısı 16 milyonluk Hollanda'dan daha azdır.
Patent yoksa refah olmaz. 1 gram bile olmayan mikro işlemci için 100-300 dolar ödeyen yapılar borçtan asla kurtulamaz...
                Ali Özdemir
 
 
 
ŞİİR
 
 
   Şükürler Olsun
 
Bizi, insan yarattı,
Rabbimize hamdolsun,
Nimetlerle donattı,
Sonsuz şükürler olsun...
 
Peygamberler gönderdi,
Aydınlattı yolunu,
Rızasını bildirdi,
O, koruyor kulunu...
 
Araba devrilmeden,
Yolunu görmelisin,
Hakikatte ölmeden,
Çok önce ölmelisin...
 
Sabırla ilim öğren,
Kemâl bulsun amelin,
Alandan üstün veren,
Açık olmalı elin...
 
Sarıl güzel ahlâka,
At gözünden örtüyü,
Öğrenmeli mutlaka,
Her insan Amentü'yü...
 
     Ramazan Çetin
 
 
 
SAĞLIK OLSUN
 
Karanfilin faydaları nelerdir?
Halk arasında daha çok ağız kokusunu giderici etkisiyle bilinen karanfilin vücuda faydaları o kadar çoktur ki saymakla bitmez...
Başta sindirim sistemine yardımcı olması, karaciğeri koruması, bağışıklık sistemini güçlendirmesi, şeker hastalığını kontrol etmedeki etkisi, vücutta kemik yoğunluğunu ve kemik minerallerini korumaya katkısı gibi birçok faydası vardır.
Bununla birlikte güçlü bir aromaya sahip olan karanfilin içeriğinde A, K, E ve B6 vitaminleri bulunur. Yine Omega 3 ile Omega 6 bulundurur. Güçlü bir kalsiyum, potasyum, sodyum, manganez deposudur.
Karanfil ile vücut daha iyi sindirime kavuşur. Gaz gidermede etkili bir bitkidir. Karanfil ile vücut antibakteriyel bir potansiyele kavuşur ve vücuda zararlı patojenler yok edilir. Karaciğerin en büyük destekçisidir. Karanfil ekstraktları bir şekilde insülini taklit ederek kan şekeri düzeyini kontrol etmede yardımcı olur. Osteoporoz durumunda kemik yoğunluğunu ve kemik mineral içeriğini korur. Sinüzit ve soğuk algınlığına iyi gelir. Anti-inflamatuar ve ağrı kesici özelliği vardır.
 
ATASÖZÜ
 
Davulun sesi uzaktan hoş gelir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.