Bir özdeyiş üzerine düşünceler...
29 Mart 2022 02:00
“Makam mevki, rütbe unvan bunların hepsi birer cekettir. Ceketi asar bir yere gideriz. Arkamızda sadece insanlığımız kalır” diye bir veciz söz göndermiş bir arkadaşım bana sosyal medyadan. Bu veciz söz genel anlamda esas olanın insan olmak, insani özelliklerini unutmamak, ahlak prensipleriyle ahlaklanmış bir kimse olmak tavsiye edilmekte ve özendirilmektedir. Buraya kadar elbette akla mantığa ve duygulara hoş gelen harika bir sözdür… Ancak bir de yaşadığımız hayatın gerçeklerini göz önünde bulundurduğumuzda insanın makama mevkie rütbeye varlığa ihtiyacı olduğu gerçeğini yok saymamak gerekir. İyi bir insan olmak elbette çok önemlidir ama iyi bir mevkie gelmek de çok önemlidir. İyi bir insan olmak çok önemlidir ama iyi bir rütbeye sahip olmak da çok önemlidir. Bu önemli vasıfları bir ceket gibi asılıp gidilecek kadar sıradanlaştırmamak gerekir. İnsan olmayı öne çıkaracağım derken insanı tamamlayan ve içinde yaşadığı toplumda kemiyet olduğu kadar keyfiyet açısından da var olmasına lazım olacak özellikleri ötekileştirmemek gerekmektedir.
Maalesef bu tür yaklaşımlar genelde seminerlerde konferanslarda açık oturumlarda yazılı ve görsel medyada takipçilerine heyecan vermek, motivasyon aşılamak üzere ortaya çıkan söz ve söylemlerdir. Ama bu söz ve söylemlerin birçoğu hayatın acı ve acımasız gerçekleri hesap edilerek söylenmez… Gerçekte ise makamı mevkii rütbesi unvanı olmayan kimsenin sadece “insani” özelliğine göre ona hitap edilmez. Atalarımız bunun örneklerini vermişlerdir… Mevlâna Celaleddin-i Rumi hazretleri der ki: “İnsanlar kıyafetleriyle karşılanır, ilmiyle ağırlanır, ahlakıyla uğurlanırlar...” Yine yediden yetmişe herkesin bildiği Nasrettin Hocanın “ye kürküm ye” fıkrası bu anlamda çok manidardır...
Yine şair söylemiştir: “Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası,/Dostunun yüz karası düşmanının maskarası.” Öyleyse en akılcı olan nedir? Elbette insani özelliklerden vazgeçmeden ama sosyal hayatın gerektirdiği vasıflara da haiz olarak yani makam mevki rütbe ve unvan sahibi olmaya da çalışarak hayatı yaşamak hedeflenmelidir.
Akif İnan İzgördü
ŞİİR
1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ
Ad, ''Bindokuzyüzonbeş Çanakkale Köprüsü''.
Çok yakışmış bu isim, Suphanallah doğrusu.
Binbir kere Maşallah, mükemmel deniz üssü.
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
Köprüler, dünyamızda, bizleri size bağlar.
Gönüller arasında, kurulur gerçek ağlar.
Böylelikle geçilir, aşılamayan dağlar.
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
On sekiz Mart 17, temel atıldı sana.
Mekik misalidir bir o yana, bir bu yana.
Teşekkürler, yurdumda ağları dokuyana.
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
On sekiz Mart'ta tamam oldu, yıl 22.
Türkiye'min Başkanı, uygun görmüş iyi ki,
Bu yüzden milletimiz öylesine sevdi ki
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
Çanakkale Köprüsü, iki kıtayı bağlar.
İpek Yolu Asya'yla, Avrupa bağı sağlar.
Fatihlerden bu yana, atlanır nice çağlar.
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
İpek Yolu, Doğuyla Batı arası köprü.
Avrupa'ya uzanmış medeniyetin yolu.
Çanakkale Köprüsü, yüklenmiştir bu rolü.
Yâre kıymet biçilmez, ona gerdanlık süsü,
Türkiye'min boynunda, Çanakkale Köprüsü.
Rıdvan Üzel
BİTKİLERİN DİLİ
PIRASA: Daha çok Batı Anadolu’da ekimi yapılan bir kültür bitkisidir. Kök ve gövdesi toprak altında bulunan, sarımsağa benzeyen bir kış sebzesidir. Yaprakları şerit şeklinde ve uzun olup toprak üstünde gelişir. Pırasanın bilinen ve kullanılan birkaç çeşidi vardır. Yöreye göre de isim alırlar. En iyi pırasa olarak uzun ve beyaz yapraklı olan kamış pırasası, İstanbul’da Kartal pırasası adıyla bilinir. Bursa havalisinde de İnegöl pırasası olarak tanınır. Her yerde yaygın olarak yetişen kara pırasanın boyu daha kısa ve yaprakları yeşildir. Sebze olarak kullanılır. Besin değeri soğana göre azdır. Yaprakları biraz sert olduğundan pişirilerek yenir. Sindirimi düzenleyen besin lifi bakımından da oldukça zengin olan pırasa aynı zamanda A, C, K ve B6 vitaminleri için çok iyi bir kaynaktır.