Ailelerin, televizyonun olumsuz etkilerinden çocuklarını koruyabilmeleri için birkaç öneri daha:
5.Çocuğunuzun yatak odasında televizyon bulundurmayın. Bu, daha çok televizyon seyretmeye eğilimli olmasına sebep olur.
Aile üyelerinden ayrı, kendi odasında oturma ihtiumalini de gündeme getirir. Bu durum, ailelerin ayrışmasına, yalnızlaşmasına ve başka olumsuz gelişmelere sebep olur. Çocuk daha az uyuduğu için bir sonraki gün performansını da düşürecektir.
6.Televizyon odasında kitaplar, dergiler ve oyunlar da bulundurun. Çocuğunuzla birlikte mümkün olduğunca kütüphaneye gidin. Her zaman televizyon seyretme yerine, bir kitap seçip okumaları için yardımcı olun.
7.Yavaş yavaş öğretmek istediğiniz davranış örneklerini önce siz gösterin. Eğer çocuğunuzun daha çok okumasını istiyorsanız, kitap okuyarak model olun. Fiziksel aktiviteler için dışarı gitmelerini istiyorsanız bunu eğlenceli aile faaliyet programının bir parçası hâline getirin.
8.Yerel televizyon kanallarından çocuklar için eğitsel programlar yapmalarını isteyin. Kanal görevlilerine sadece ne istemediğinizi değil nelerden hoşlandığınızı da söyleyin. İyi programlar yapılmasına vesile olursunuz.
Televizyon, ideal süresinden daha fazla izlendiğinde; uyku, yemek yeme, saldırganlık, reklamlarda gördüğü her ürünü isteme vb. olumsuz etkileri görülür.
Sonuç olarak, çocuklar televizyonu kontrollü şekilde izlediği takdirde, olumsuz etkilenmeleri daha az olacaktır.
Bu nedenle, öncelikle ailelerin televizyonu, vakit geçirten bir araç olarak değil, çocukların yeni bir şeyler öğrenecekleri öğrenme aracı olarak görmeleri ve bu doğrultuda hareket etmeleri gerekir. Bu yazıyı okuyan ana babaların kendi yaşadıkları hayat standardı ile bu ideal yaklaşımı değerlendirdiklerinde “bunların hangi birini yapalım, bu mümkün mü?” gibi bir değerlendirmede bulunabileceklerini de düşünüyoruz. Ancak burada olabilmesi mümkün olan en ideal olanları sıralamakta da fayda vardır. Kim ne kadar yaklaşabilirse, kim ne kadarını yürütebilirse kim ne kadarını hayatına uygulayabilirse o kadar kârdır diye düşünüyoruz. Sevgiyle kalın...
Seyfettin Karamızrak
ŞİİR
ÖZLEDİM
İnsan böyle mi sever, birinci gün özledim
Ağlıyor kelimeler, birinci gün özledim.
Âlimlerin ihsanı, ariflerin irfanı,
Söyle aşkın sultanı, birinci gün özledim.
Yollarını gözledim, gülmüyor hiç gözlerim
Haykırıyor sözlerim, birinci gün özledim.
Yıldızlar da hak verdi, hilal yanıma geldi
Ağlasın âşık dedi, birinci gün özledim.
Şahit oldu seherler, bâd-ı saba da yeller
Şahittir gözler, eller, birinci gün özledim.
Şafakta güneş soldu, gündüzüme ne oldu
Gözlere yaşlar doldu, birinci gün özledim.
Ufka doğru bakarım, aşk şemini yakarım.
Gece gündüz ağlarım, birinci gün özledim.
Hasret zordur derlerdi, ayrılanlar bilirdi
Ayıran gurbetlerdi, birinci gün özledim.
Gitmeden gel diyorum, varmadan dön diyorum.
Seni çok seviyorum, birinci gün özledim.
Gül ve bülbül ağladı, lale sümbül ağladı
Seven gönül ağladı, birinci gün özledim.
Gece seni düşündüm, yokluğunda üşüdüm.
Sana doğru yürüdüm, birinci gün özledim.
Sahiller nerde dedi, sana selam söyledi.
Bana sitem eyledi, birinci gün özledim.
Şiirler öksüz kaldı, şairi gurbet aldı.
Aziz bir dostum vardı, birinci gün özledim.
Kalemler yazmaz oldu, düşmanlar dilbaz oldu,
Bu çok fazla naz oldu, birinci gün özledim.
Ormanda yürürken sen, elinde tutarken ben
Söyle ayrılık neden, birinci gün özledim.
Toplantılar bitmedi, hiç hoşuma gitmedi.
Bize rahat vermedi, birinci gün özledim.
Benliğimden sıyrıldım, varlığınla arındım.
Yokluğuna sarıldım, birinci gün özledim.
Yaralı gönül dilim, bir işe gitmez elim.
Dön gel artık sevgilim, birinci gün özledim.
Sensiz geçen an zarar, artık versen bin karar
Gönlüm, gönlünü arar, birinci gün özledim.
Ne kadar çok sevmişim, geç de olsa bilmişim.
Sana gönül vermişim, birinci gün özledim.
Ölmeden gel sevdiğim, aşka ömür verdiğim.
Budur benim bildiğim, birinci gün özledim.
Sabah işe gidince, akşam eve dönünce,
Yokluğunu görünce, birinci gün özledim.
Aciz buna dayanmaz, hasretinle uyanmaz.
Söyler yine utanmaz, birinci gün özledim.
Aciz-A. Gök