Karabağ zaferi (Şuşa! Biz döndük)

A -
A +
Kardeş Azerbaycan Cumhuriyeti 1991’de azatlığına kavuştu. Sovyet döneminde, askerî talim ve teçhizattan kasten mahrum bırakılan Azerbaycan halkı ve ordusu, vatanını kahramanca müdafaa etti. Ermeniler, 26 Şubat 1992’de vuku bulan Hocalı Soykırımında 622 soydaşımızı vahşice katlettiler. Hadisede yüzlerce sivil kayboldu. 1 milyon Müslüman Türk ata topraklarından sürüldü.
1994’teki ateşkesin akabinde Azerbaycan ve Anadolu Türklüğü için işgali bitirmek bir "millî mefkûre" oldu. Zengin tabii kaynaklarla ve yatırımlarla siyasi ve iktisadi cihetten kuvvetlenen  "Kafkas Yıldızı"  Azerbaycan’ın ordusu da güçlendi. Bu fevkalade dönemde devletimiz ve ordumuz kardeş vatana silah, talim, teçhizat ve personel manasında her türlü desteği verdi.
2016 yılında birkaç gün devam eden "Aprel muharebeleri" (Nisan muharebeleri) Azerbaycan ordusunun kuvvetini gösterdi. Çocukmercanlı kasabası ve bazı kritik araziler kurtarıldı.
Ermenistan, haddini aşarak 27 Eylül 2020’de "Tovuz" bölgesine saldırdı. Azerbaycan, "Büyük vatan muharebesinin başladığını dünyaya duyurdu. Aynı dakikalarda Türkiye, Azerbaycan'a tam desteğini açıkladı.
Can Azerbaycan, maddi ve manevi cihetten tek yumruk oldu. Harbe gitmek için yarışan gönüllüler, hazırlıklı, yüksek ruha malik ve kahhar bir ordu vardı. Köyler, kasabalar, şehirler kurtarıldı. Karakterli, ahlaklı ve erdemli yetiştirilen zabit ve neferler birer “Mübariz" ve "Halisdemir" oldular.  Gururumuz Türk SİHA’ları ise  "Hocalı katilleri"ni affetmedi. Sıra "Karabağ’ın kalbi" Şuşa’ya geldiğinde "Hususi Tayinatlı Kuvveler" (özel kuvvetler) düşmanın beklemediği dağlık yerlerden gizlice şehre girip, icabında tabanca ve pusatlarıyla dövüşerek canileri tarihî şehirden defettiler. 28 yıl sonra, ata yurdunu kurtaran Oğuz Kağan’ın evlatları, kadim beldede gözyaşlarıyla ilk ezanı okutarak; ‘Eziz Şuşa! Biz qayıttık" (Aziz Şuşa! Biz geri döndük) dediler.
Sadece 44 günde ata topraklarını halas eden muzaffer Azerbaycan ordusunu tebrik ediyor, şehit düşen 2900 askerimizi rahmetle anıyoruz.
         Hakan Karagöz-Rehber Öğretmen
 
 
 
 
ŞİİR
 
 
        Karlı Dağlar
 
Yükseklerden öyle bakar
Sevdiceğim karlı dağlar.
Eteğinden sular akar
Sevdiceğim karlı dağlar.
 
Otlar kurur saman olur
Yürümesi yaman olur
Elbisesi duman olur
Sevdiceğim karlı dağlar.
 
Âdem gibi bir yaşı var
Göğe değen bir başı var
Sıra sıra kardeşi var
Sevdiceğim karlı dağlar.
 
Üzerinde kaval çaldım
Kuytusunda yalnız kaldım
Uzaklara haber saldım
Sevdiceğim karlı dağlar.
 
Gündüzünde huzur verir
Gecesinde ay yükselir
O dağlardan Suna'm gelir
Sevdiceğim karlı dağlar.
 
    Kadir Fidan "Dağların Şairi"
 
 
 
GÜZEL YURDUMUZ
 
ŞANLIURFA: Güneydoğu Anadolu bölgesinin Orta Fırat bölümünde yer alan ilimiz. Kuvvetli rivayetlere göre, Nuh aleyhisselam tufanından sonra bu şehri Semûd kavminin meşhur hükümdarı Ruhha kurmuş ve şehre bunun adına izafeden Rehha denmiştir. Türkler bu bölgeyi fethedince şehre “Uruha” demişlerdir. Zamanla bu kelime Urfa şekline dönüşmüştür. "Peygamberler şehri" diye anılan Şanlıurfa’nın 8000 yıl öncesine kadar uzanan zengin bir tarihi vardır...
Şanlıurfa ilinde kara iklimi hüküm sürer. Yazlar uzun ve çok sıcak, kışlar çok soğuk geçer. Mahallî kıyafet olarak kadınlarda başlara yaşmak ve peçe giyilir. Genç kızlar al fes üzerine poşu sararlar. “Köfü” denilen gelin başlıkları altınla süslenir. Uzun etekli entâri giyilir. Kadifeden ceket dize kadar uzanır ve sırmayla işlenir. Entarilere zıbın veya fistan denir. Ceket ve yeleğin üzerine üç etek geçirilir. Bunun üstüne peştamal (önlük) bağlanır. Mahallî yemekleri çiğ köfte, bayram köftesi, peynirli helva ve Urfa baklavasıdır. Bunlardan en meşhuru ise çiğ köftesidir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.