Sürüden ayrılanı kurt kapar -1

A -
A +

Önce bu atasözünü anlamaya çalışalım. Koyunların bir arada otladığı topluluğa “sürü” diyorlar... Koyunların en tehlikeli düşmanı ise yaylada kurtlardır. Özellikle de aç kaldıklarında kurtlar koyunlara saldırmak için fırsat bekler. Zaten çobanlar kurtların bu saldırma riskine karşı köpek besler. Koyunlar kurtlara karşı köpeklerle korumaya alınır. Köpek olmasa bir an gafil olunsa kurdun saldırısına hiçbir koyun karşılık veremez. Kurt anında parçalar. Öyle olunca da kurdun saldırısına karşı koyunların bir arada bulunması ve korunanlar arasında olması gerekir.

 

Eğer sürüdeki bir koyun, bir şekilde ot görüp ya da yönünü kaybedip sürüden ayrılırsa o koyunu kurt yakalar ve parçalar. Kurt kapması bu anlamdadır. Koyun bulunduğu yerde de tek başına olduğu için savunmasızdır. Savunmasız olduğu için de kurt tarafından parçalanır.

 

Çobanlar bu sebeple koyunları sürü hâlinde güderler. Hiçbir koyunun sürüden ayrılmasını istemezler. Bu başarıyı gösterenlere de tecrübeli çoban denir.

 

Bu açıklamadan sonra bu atasözünün hayatımıza nasıl yön vermesi gerektiğine bakalım.

 

Atasözündeki “sürü” kelimesi neyi anlatmaktadır. “Sürüden ayrılan” kelimesi kimi anlatmaktadır. “Kurt” kelimesi kimi anlatmaktadır?

 

Yine bir atasözümüz vardır. Teşbihte hata olmaz derler. Yani benzetme yaparken hata olmaz anlamındadır.

 

Burada süre kelimesi çoğunluğun önemini dile getirmek için kullanılır. İnsanları koyun yerine koymak için koyun saymak için kullanılmaz. Böyle söyleyenler kötü niyetli kimselerdir. Mecazdan anlamayan kimselerdir. Mecazı anlasa da içindeki kötü niyeti öne çıkaran kimselerdir. Onlar koyun kelimesi ile halkı düşüncesiz aptal olarak nitelendirenlerdir. Kandırılmaya müsait kimseler olarak tanımlayanlardır. Bu aykırı kimseler böyle söylerken aslında tam da bu atasözünün tarif ettiği duruma kendileri düşenlerdir. Sürüden ayrılıp, onun bunun karanlık fikirlerine kapılanlardır. Bu fikirlerle zehirlenerek kendi toplumuna yabancı kalanlardır.

 
 
ŞİİR
 
     Kâinatın Efendisi
 
Kandilin mübarek olsun cümle cihan
Bugün peygamberim doğmuştur inan
"Ümmetim"dir ilk sözü
Nurdan yaratılmıştır özü.
 
Mevlid kandili deriz,
Biz o günü çok severiz.
Kâinatın Efendisi
İslam'la aydınlattı cümlemizi.
 
Dualar edin
Kandil simidi yiyin,
Hediyeleşin birbirinizi sevin
Kandiliniz mübarek olsun cümlenizin
 
Halime Y. (Yaş: 12)-Beylikdüzü/İstanbul
 
 
 
GÜZEL YURDUMUZ
 
AYANCIK-SİNOP: İlçe merkezi, Karadeniz sahilinde 1870’li yıllarda Ayan Tepesi eteklerinde kurulmuştur. Eski ismi İsfahan’dır. Türkeli-Sinop kara yolu ilçeden geçer. İl merkezine 81 km mesafededir. İlçe toprakları dar kıyı şeridi ve hemen ardından yükselen dağlardan meydana gelir. Her mevsim yağış aldığından toprakları içinde kalan dağların kuzey yamaçları sık ve gür ormanlarla kaplıdır. Bu ormanlar ağaç denizi olarak isimlendirilen ünlü Cangal ve Zindan Ormanları olup, ekonomik değeri yüksek olan köknar, çam, kayın, gürgen, meşe, ıhlamur, kavak, kestane ve çınar gibi ağaçlar yetişir.
İlçe ekonomisi birinci derecede ormancılığa dayanır. Türkiye’nin en büyük kereste fabrikası bu ilçede olup, devlete aittir. Tarıma elverişli toprakları azdır. Meyve ve sebzecilik gelişmiştir. Kestane ve elma üretimi fazladır. Tahıllardan en çok mısır elde edilir. Küçük çapta deniz ve tatlı su balıkçılığı yapılır. Arıcılık gelişmektedir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.