Tatil ve trafik...

A -
A +

Malum hem tatil ve hem de yaz mevsiminin sonuna doğru geliyoruz... Gidişler bir dikkat isterken şimdi tatil dönüşleri de aynı şekilde dikkat istiyor... Çünkü bu dönemlerde trafik daha bir yoğun oluyor... Kısa da olsa tatilini turistik yörelerde veya kış sporlarının yapıldığı tatil yerlerinde yapanlar çoğunlukta olduğu için bu yörelerde trafik yoğunluğu daha fazla artıyor... Yokuş inerken boşa alınan aracın az yakıt yaktığına yönelik yanlış inanış var. Eski araçlarda belki olabilir ama elektronik beyinlilerde vitesi boşa almanın hiçbir faydası yok aksine vites ile inildiğinde tüketimi sıfıra kadar iner. Bunu bizzat kendim yaşadım ve vitesi boşa atarak büyük bir tehlike atlatmıştım. Uzmanlardan öğrendiğimize göre bir de fren ne kadar az kullanılırsa o kadar fazla tasarruf sağlanıyor. Ani kalkış ve hızlanma ani frenleme yakıt tüketimini artırıyor. Yola çıkmadan önce uykunuzu düzenli şekilde alın. Uykusuz yola çıkmak veya araç kullanmak çok tehlikelidir. Bir günde aralıklı olarak en fazla 9 saat, aralıksız olarak en fazla 4 saat araç kullanılabilir. Bu kural özellikle büyük araç ve uzun yol şoförleri için çok önemlidir. Yaklaşık 40 yıla yakın bir şoför olmanın verdiği tecrübeyle âcizane kendi düşüncelerimi de burada belirtmek istiyorum. Bunların en başında trafikte 3 ana kural çok önemlidir bunların birincisi aşırı hızdan kaçınılması, ikincisi önündeki aracı takip mesafesi, üçüncüsü de özellikle şehirler arası yollarda hatalı solama yapılmaması çok önemlidir.

 

Bir diğer önemli husus da aracın bakım ve tamirlerinin düzenli olarak yapılması ve bilhassa uzun yola çıkılacağı zaman kontrolden geçirilmesinde fayda olduğudur... Çünkü önemsenmeyen bazı ufak arızalar zamanla büyük arızalara yol açıyor ve tehlikeye sebep olabiliyor. Şoförlükte bir saniyelik bir hata bile insanın hayatına mal olabiliyor. Ne yazık ki her şeyin yedeği var ama insanın yoktur! Herkese kazasız belasız sağlıklı tatiller diliyorum.

 

     Aslan Torun

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

 

          ZEHRA'MIZ...

 

 

 

Yirmi bir yaşında bir gonca güldü,

 

Ömrü bu kadarmış, açmadan soldu,

 

Rabbimin rahmeti, hem şehit oldu,

 

Karadeniz ne eyledin sen bize?

 

 

 

Tez duyuldu yavrumun acı haberi,

 

Tanıyan ciğerden duydu kederi,

 

Anacığı metanetle dedi, “kaderi”,

 

Karadeniz ne eyledin sen bize.

 

 

 

Kur'ân'ı okurdu, bülbüller gibi,

 

Hem okuturdu sübyanla, sabi,

 

Doyamadık dinlemeye pek tabii,

 

Karadeniz ne eyledin sen bize?

 

 

 

Emanetti Rabbimizden, gel oldu,

 

Abisi, bacısı bak ne hâl oldu?

 

Tabutun üstünde kuşlar sel oldu,

 

Karadeniz ne eyledin sen bize?

 

 

 

Evlat ceviz ise, torun içidir,

 

Babaannen için büyük acıdır,

 

Kim bilir ardından o da yolcudur,

 

Karadeniz ne eyledin sen bize?

 

 

 

     Sıdıka Avcıoğlu-İstanbul

 

 

 

 

 

UNUTULMAZ KELİMELER

 

 

 

METFUN: Medfun, gömülü. Defnolunmuş, gömülmüş.

 

EHEMMİYET: 1. Pek mühim olma, değerlilik, önem. 2. Dikkat nazarını çekiş. 3. Kıymet, değer.

 

MAHRUM: 1. Bahtsız, nasipsiz. 2. İstediğini, dilediğini elde edemeyen.

 

MUAMELE: (Çoğulu muamelât) 1. Davranma, davranış. 2. Yol, iz. 3. Dairede yapılan kayıt vs. 4. Alışveriş, sarraflık, para isleri. 5. Kimyada karşılaşma.

 

MÜYESSER: Kolayı bulunup yapılan; kolay gelen, kolaylıkla olan.

 

HEVESKÂR: (Heves-kâr): Hevesli, istekli.

 

ZABİT: 1. Subay. 2. Mecaz anlamında tuttuğunu koparan, dediğini yaptıran.

 

MEŞRUTİ: 1. Bir hükümdarın başkanlığı altında bulunan parlâmento idaresi.

 

MÜZAYAKA: Sıkıntı, darlık, parasızlık; yokluk.

 

TESCİL: Sicile geçirme, kütüğe geçirme.

 

TANZİM: (Çoğulu tanzimat) 1. Düzeltme, düzenleme, düzen verme, yoluna koyma. 2. Nesir veya nazım olarak yazma.

 

MAHARET: Mahir olma hâli, ustalık, beceriklilik, el uzluğu.

 

İHTİLAF: Ayrılık, uymayış, uymama, anlaşmazlık, aykırılık.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.