İsrail Almanya topraklarında kurulmalıydı!

A -
A +

Almanya bugün stratejik olarak Batı blokunda yer alan ve kültürel olarak da Batı’nın bir parçası olarak görülen bir ülke. Ancak, bu gelişme hayli yeni. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ve ABD’nin öncülüğünde gerçekleşen bir vaka. ABD Almanya üzerinde o kadar belirleyici ki bazı uzmanlar ABD’den tamamen bağımsız bir Almanya’nın mevcut olmadığını bile ileri sürebilmekte.

 

Almanya aynen Rusya ve Türkiye gibi Batı ile yakın ilişki içinde ve Batı’ya karşı tavrı şüpheli ve şüpheci bir ülke olageldi. İkinci Dünya Savaşı öncesinde Almanya ile özellikle İngiltere ve Fransa arasında cereyan eden propaganda savaşlarındaki malzemelere bakınca Almanya’nın kendisini Batı’nın bir parçası olarak görmediği ve Batılı yani (İngiltere ve Fransa kaynaklı) fikirleri ağır şekilde suçladığı ve eleştirdiği görülür. Hayek Almanya’yı totalitarizme sürükleyen gelişmelerin Batı Avrupa’da da vuku bulduğunu görünce kaleme aldığı ünlü kitabı Kölelik Yolu’nda (1944) bundan bahseder.

 

Savaşı kaybetmesi Almanya’nın dünyadaki yerinin değişmesine ve Batı’ya yaklaşmasına yol açtı. Bugün Almanlar Batılılara onların istediği gibi görünür ama biraz deşilince mesela ırkçı damar hemen hemen her Almanda dışa vurur. Bu çerçevede Yahudi düşmanlığı da Alman kültürünün önemli bir parçasıdır. “Buna rağmen Almanya neden İsrail’e hem de kayıtsız şartsız ve sınırsız destek veriyor?” sorusu akla gelebilir. Bu soruya verilecek cevap iki parçalı olabilir. İlki elbette ABD’nin baskısı ve gözetimi, ikincisi ise Almanya’nın savaşta Yahudilere uyguladığı soykırımın, holokostun bedelini ödeme çabası.

 

Aslında savaşta Yahudiler Almanya’nın birinci hedefi değildi. Almanya’da ilk dünya savaşının sonrasında maruz bırakıldığı ağır anlaşma şartlarını reddetme eğilimi vardı. Hitler bin yıl sürecek ve özellikle tüm Avrupa’nın kurtulduğunun müjdesi olacak nasyonal sosyalist Üçüncü Reich’ı (Üçüncü Cumhuriyet) kurmak için yola çıktı. Savaş kötüye gittikçe Yahudilere duyduğu tepki arttı ve üç ila altı milyon arasında Yahudi katledildi.

 

Yahudiler daha önce de Avrupa’nın çeşitli yerlerinde zulüm görmüş ve sığınacak ve vatan kabul edecek topraklar aramıştı. Meselâ İspanya’dan sürülen Yahudilere Osmanlı İmparatorluğu kucak açtı. Yahudiler geldiler ve Osmanlı topraklarına yerleştiler. Ancak, Yahudiler, özellikle Theodor Herzl 1860-1904) ve Hristiyan odakları, Osmanlı Devleti’ne karşı boş durmadı. "Vadedilmiş Topraklar" olarak gördükleri Filistin’de Sultan Abülhamid’den toprak istendi. Talep reddedildi. Osmanlı’nın savaşta yenilmesi üzerine bölgeye Yahudi göçü arttı ve İngiltere’nin çekilmesinden sonra İsrail’in bugün hâlâ devam eden bölgeyi etnik ve dinî bakımdan arındırma operasyonları başladı.

 

Bu durumda insan şunları sormadan edemiyor: Madem Yahudilerin vatan kabul edeceği bir toprak parçasına ihtiyaçları vardı, bunun milyonlarca Yahudi'yi katletmiş olan Almanya’nın topraklarında olması daha uygun değil miydi? Almanya’dan alınacak bazı toprak parçalarında bir İsrail kurulması yoluna gidilemez miydi? Böylece tarihin en vahşi soykırımına imza atmış olan Almanya cezalandırılmış olmaz mıydı? Sanırım bu mümkündü ama Yahudileri binlerce yıl önce terk ettikleri veya sürüldükleri topraklara ait gören Siyonist hareket başka bir istikamette hareket etti. Oysa doğrusu buydu ve bugün İsrail eğer var olacaksa Almanya topraklarında yer alan bir ülke olmalıydı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Ali28 Haziran 2024 12:04

Çok haklısınız Atilla Hocam, senelerden beri ben de aynı fikirdeyim, zaten aklın, mantığın ve adaletin gereği de bu idi. Mesala o günkü Doğu Prusya toprakları -ki Alman ana karası ile fiziki kara bağlantısı da yoktu- SSCB ve Polonya arasında paylaştırılmak yerine kurulacak Yahudi devletine tahsis edilebilirdi.