Üsküdar’da talan var!..

Eski Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’in dün attığı tweete bakalım: 

 

“Vaktiyle merhum bir Bakanımızın eşi tadilat yapacağım diye bizden izin istemişti, kat atıldığını fark edip durdurmuş, yıkmıştık yapıyı. Bizim zamanımızda tek çivi çakılmasına izin vermedik Boğaz öngörünüme. Şimdi orman kesip villa yapıyorlar! Bu zirvedir, daha üstü yoktur, genel durumun vahametini siz düşünün. Tüm kamuoyuna sesleniyorum; kaçak yapıları yıkıyoruz diyerek ters algı yaparken, aslında korkunç bir talana imza atılıyor İstanbul’da. En büyük örneği işte budur. Dünyanın en değerli emlak bölgelerinden birinde bu kadar cüretkâr biçimde buna göz yumanlar, gözden biraz uzak yerlerde neler yapıyor, orasını da siz düşünün! Trol şebekelerinin, 'fondaş medya'nın yalanlarına, sizi kandırmasına izin vermeyin.”

 

Kastedilen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Vaniköy sırtlarında bir Rus oligarka ağaçları keserek kaçak inşaat yapılmasına müsaade etmesi... Olay duyulur duyulmaz Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bir açıklama yaptı:

 

“İstanbul, Üsküdar’daki Vaniköy Boğaziçi Öngörünüm bölgesindeki bir alanda, yasal düzenlemelere aykırı inşaat faaliyeti gerçekleştiği İl Müdürlüğümüzce tespit edilmiştir. İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetki sahası içerisinde bulunan alanda yapılan incelemede, meskenle ilgili kişiler tarafından herhangi bir yapı inşaat izin belgesinin Bakanlığımıza ibraz edilmediği ve ruhsatsız inşa faaliyetinin devam ettiği anlaşılmıştır. İnşaat, Bakanlığımız tarafından durdurulmuştur.” 

 

Peşinden İBB açıklama yaptı ve şunları söyledi:

 

“Özel mülkiyete konu Üsküdar ilçesi Vaniköy Mahallesi 928 ada 3 parsel sayılı yerde ikişer katlı dört bağımsız bölümden oluşan iki adet betonarme yapı bulunmaktadır ve bu yapıların tamamı yapı kullanma izin belgesine sahiptir. Ayrıca parsel üzerinde yapı kullanma izin belgesi eki röleve projesinde mevcut havuz yapısı da yer almaktadır. Parsel içerisinde geçmişte mevcut olan kaçak yapılar yıkılmıştır. Sonrasında yasal yapılarla ilişkili olarak, yapı ilgilileri tarafından tamir ve tadilat izni almak amacıyla kurumumuza başvuruda bulunulmuştur. Yapılan incelemeler sonucunda, mevzuat gereği basit onarım izin belgesi düzenlenmiştir.

 

Ancak mahallen yapılan denetimler sonucunda kısmen basit onarım izninin dışında kalan ve güçlendirme ruhsatı kapsamında yapılabilecek çalışmaların  kurumumuza güçlendirme ruhsatı talebinde bunulmadan yapılmakta olduğu, yasal yapılara ilave ahşap ve prefabrik yapılarının inşa edilmekte olduğu tespit edilmiştir. Bu durum üzerine yasal süreç ivedilikle başlatılmış, 16.08.2024 tarih, 2089 sayılı yapı tatil tutanağı düzenlenmiş olup inşaat mühürlenerek faaliyetten menedilmiş ve konu hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmuştur. Ayrıca, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü de bilgilendirilmiştir.”

 

İBB’nin cevabı kimseyi ikna etmedi. Gerçi öyle bir çabaları da yok. Çünkü öncesi ve sonrasına baktığınızda Vaniköy’de bayağı ağaç kesilmiş. Olayın farkına varılmasa tadilat adı altında ağaç kesilmeye ve orman tahrip edilmeye devam edecekti. İBB acele cevapla, “Aslında biz bu kadarına izin vermemiştik” diyor ama verdikleri açık. Tabii CHP kitlesi ve medyası buna tepki göstermeyecek. CHP orman alanını talan ederse bu normal. AK Parti yaparsa anormal. Yıllarca çarpık yapılaşmadan şikâyet eden CHP fırsatını bulduğunda kendisi de ormanları kesiyor!.. 

 

AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Vaniköy'den gelen görüntülerin, bu eşsiz doğa parçasının kaçak yapılaşma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu gözler önüne serdiğini belirtti. Kabaktepe bam teline basarak şöyle dedi:

 

"Bölgenin İBB denetiminde olduğu bilinirken, İBB yönetiminin neden bu duruma müdahale etmediği konusunda kamuoyuna bir açıklama borcu vardır. Bu kaçak yapılaşmaya kimlerin göz yumduğu ve kimlerin bu talanın arkasında olduğu sorularının cevapları, İBB Başkanının sorumluluğundadır. Vaniköy'deki orman arazisinin yağmalanmasına göz yummak, sadece çevreye değil, aynı zamanda İstanbul halkına da ihanet etmek demektir. İBB yönetiminin, bu kaçak yapılaşmaya neden sessiz kaldığını, kimlerin menfaatine hizmet ettiğini açıklaması gerekmektedir. Aksi takdirde, Boğaziçi'nin nadide yeşil alanlarının birer birer yok olmasının vebali İBB yönetiminin omuzlarında olacaktır."

 

İBB yönetimi henüz ikna edici cevaplar vermedi. Belki verirler. Bakalım muhalif yazar ve gazeteciler bu olaya ne diyecek?