10 yıl önce 10 yıl sonra

Türkiyem'i değil de bu çağda, bu kadar geri kalmış Bulgarlar'ı Avrupa Birliği'ne alanlara... Bu stadı görüp de Olimpiyat Stadı'na dil uzatanlara (Buna ben de dahilim)... 7 milyonluk Bulgar'ı, 70 milyon Türk'e kafa tutturanlara... Nokta.. Nokta ... Boşuna yırttılar kendilerini... Sonra da kesekağıdı gibi patladılar... Adamların Cumhurbaşkanları bile maça gelmedi ki, sözüm ona futbolcular hırslansın, maç sırasında hızlansınmış... Ama ne oldu?.. Hani "Ahmak ıslatan" derler ya; böyle bir havada olsa olsa ıslanırlardı... Sen kimsin, G.Saray'ı elemek kim? Kaldı ki, bu Aslan'ın ölüsüydü... Daha 5.dakikada Hasan Şaş nakavt, 7'de Bülent hacamat... Hakemler için bizim basın her ne kadar sallasa da, ben adamları tuttum abi... Zaten bizim medya Dyo Akralit... Her yere sıçratır, çıkmaz lekeler bırakır... CSKA kendini yırttı dedik ya... İşin doğrusu, herifler sıkıştırmadılar da değil hani... Bir ara Bulgarlar'ın ayakları kocaman kocamandı... Geldiler, gezdiler, evimizin önünü pek sevdiler... Gargarov, zaman zaman nefis " tık, tık"larıyla kapımızı çaldı durdu, ama açmayı başaramadı... Cimbom'un ölüsü bu demiştik zaten... Eh biraz da 3-0'ı riske etmenin aptallığı yoktu... Allah muhafaza, gider miydi giderdi... Amma velakin; Tamas'ın gözü, Hakan Şükür'ün dizi, Cimbom'un canı giderdi, ama tur asla ve asla gitmezdi... Hele bunun adı ön elemeyse; Aslanım pek severdi... Zaten bütün bu tedirginlikler de yalanmış meğer... CSKA'nın oynaması, kalemize yol alması, Cimbom'un çekilmesi yalanmış meğer... Herşey Pratez'in müthiş füzesine kadardı... O füzenin golden başka ne manaya geldiğini anlıyorsunuz değil mi?.. O füze artık G.Saray'ın CSKA gibilere paça verecek çapta bir kulüp olmadığının kanıtıydı... O füze, G.Saray'ın tecrübede tavana vurduğunun fotoğrafıydı... O füze, Avrupa Kupaları'nda G.Saray'ın nerelerde olduğunun işaretiydi... Bir kahramanlık türküsü değildi CSKA'yı yenmek... Ama 10 yıl öncesine göre "Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde" diye başlayan masaldı dün geceki...