Ali babanın çiftliği

A -
A +

Hırvatistan'da bile karşımıza çıkmıştı! Geçtiğimiz çarşamba gecesinden bahsediyorum... Hırvatistan-Türkiye maçı için Zagrep'teydik. Milli maçtaki görevimizi bitirdikten, Zagrep sokaklarını da arşınladıktan sonra gece otelimize döndük. Bizim şef Mazlum Uluç'la birlikte televizyon başına oturduk. Zaping yaparken bir Hırvat kanalında Portekiz-İtalya maçını yakaladık. Hadi izleyelim filan derken, bir baktım ekranın önünde bizimki belirdi; Ali Aydın... Gözümüz aydın! O maçı onun yöneteceğini unutmuşuz bile... O gece görünce hatırladık. Ve aynı anda derin bir "eyvah" çektik... Rezil olacağımızı hissediyor gibiydik.. Nitekim bizim Ali orada da çuvalladı... Türkiye Ligi'nde bir sarı kartına sahip çıkamayan hakemi o maça gönderen Bülent Yavuz başta olmak üzere alayına 'iç' geçirmeye başladık... Anaa, bir iki gün sonrasında Türkiye'ye döndüğümüzde ilk aldığımız haber şuydu; "G.Saray-Beşiktaş maçı Ali Aydın'ın". Ve ortalık iyice karıştı... Türkiye toprakları üzerinde adeta 3. dünya savaşı yaşanıyor... G.Saray-Beşiktaş maçında lig artık alev aldı... Cimbom, maçın ilk yarısını 1-0 önde kapadı. Öyle bir goldü ki atılan; üç ayrı dertten mustaripti... Kimisi, "Necati'ye el var" dedi, kimisi, "Cordoba'ya faul yapıldı" dedi, kimisi de ofsayta karar verdi. Bir golün iptal edilmesi için ortada üç ana sebep vardı ama Ali, kafayı öyle takmıştı ki, top filelerdeydi:1-0. Maçın devre arasında bizim Ali'nin cep telefonu acı acı çalıyordu. Telefonun öbür ucunda patronlar arıyordu; "Oğlum Ali ne yaptın? O gol filan değildi." Aldı mı bizim Ali'yi bir telaş... Ne yapıp edip bunu telafi etmeliydi... İşte bu düşünceyle ikinci yarıya çıktı ve 5 dakika içinde "zırrr..." diye öten düdüğünden penaltı damlacıkları akmaya başladı. Ahmet Hassan bile neredeyse gidip, "Hocam ben bu penaltıyı almayayım" diyecek oldu ama top beyaz noktaya, oradan da filelere çoktan dikilmişti bir kere... Ve maçın ikinci golü de Ali'den gelmişti... Belli ki gol krallığı yarışında Van Hooijdonk ile Zafer Biryol'a ortak olmak istiyordu esmer adam... Nitekim, maçın son golü de yine uyduruk bir penaltıdan geldi. Ali, Yasin'in perendesini de gole çevirince Beşiktaş sahadan 'hükmen' galip ayrıldı. Maçta üç gol vardı üçü de Ali'nindi... Maç sonrası eve gittiğimde bizim üç yaşındaki ufaklık huzur vermiyordu. Baktım ki abisiyle kavgaya tutuşmuş evde terör estiriyor. Şöyle kötü kötü bir baktım yüzüne ve, Bak seni Ali Aydın'a veririm" diye bağırdım. Anında kesti sesi... Ali Aydın'ı ne zannetti bilmiyorum ama maalesef biz onu senelerce hakem zannetmişiz. Ya da Ali Aydın'ı bize senelerce hakem diye yutturmuşlar. Vah Türkiyem vahhh... G.Saray Ali Aydın'ın yönettiği her maçından başağrısıyla çıkıyor. Tepkisiz vatandaşımız Özhan Canaydın bile tepki gösterdiyse bu iş vahim boyutlarda demektir. G.Saray, Hagi'yle sanki ufaktan bir hava yakalamış gibi duruyor. Emekliye ayrılması gereken bir-iki futbolcu dışında sırıtmadı, içimizi ısıttı. 100. yıl şampiyonu (!) Beşiktaş'tan kesinlikle daha iyiydiler. Şimdi benim merak ettiğim şu; acaba sayın Lucescu, bir Rize maçını yine Ali Aydın sayesinde kazanan Daum için, "Rize'nin hocasının elini sıkarken yüreği sızlamadı mı" göndermesinde bulunmuştu. Şimdi o Lucescu'nun Ali Aydın sayesinde kazandığı bir maçın ardından Hagi'nin elini sıkarken yüreği sızlamadı mı? Haftalar ilerledikçe Beşiktaş çekiciliğini kaybediyor. G.Antep karşısında İbrahim Toraman'ın, bu hafta hakemin hatalarıyla yırttılar. Bu takımın bu haliyle gitmesi mümkün değil. Zira Kadıköy yakasından çatır çatır sesler geliyor. Bir tarafta rakibini sürklase eden F.Bahçe, Dolmabahçe tarafında hatur-hutur ense yapan Beşiktaş... Ve işin tuhafı Ziya Doğan'la müthiş bir depara kalkan Trabzonspor... Küçük kıvılcımlar vardı... G.Saray-Beşiktaş derbisinde lig alev aldı... Kalan 6 haftada savaşların babası yaşanacak... Yangın bacayı sardı... Zemin kattan tavan arasına kadar alev içindeyiz. Düşünsenize bu haftaki maçları... Beşiktaş-G.Birliği, Bursa-Trabzon ve Rize-F.Bahçe... Sizi bilmem ama ben heyecandan ölmek üzereyim...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.