Ankara kapkara...

Ankara'da ava çıkan Aslan, üç puan yerine az kalsın havasını alıyordu. Defans dört başı mamur değil, dört adamı da baştan sona memurdu. "Bugün git yarın gel" olsa neyse. Sürekli "gel" diyordu. Ankara da geliyor ama, beceriksizlikleri yüzünden daha ilk yarıda 4 farklı galibiyeti kaçırıyordu. Peki ama bu takım son şampiyon değil miydi? Ne oldu da böyle oldu? Ne hoca değişti, ne talebe. Ekip aynı ekipti ama şekil değişikti. Diyeceksiniz ki, rehavet. Hayır bence değil. G.Saray'ın pimi çıkmış. Bu sene Hakan'ı, Hasan'ı toparlamak oldukça zor. Aldığım tüyolar, edindiğim izlenimler bana Gerets'in sezon sonuna kadar dayanamayacağını söylüyor. Sarı-kırmızı takımın saha içinde rahat yürümesi, rahat gezmesi için bir ayakkabı çekeceğine ihtiyacı var. Yani bir kerataya. Aslında o kerata avuçlarının içinde ama birileri inadına görmezlikten geliyor. Madem ki, Beşiktaş'tan aldım getirdim, "Hadi bakalım kerata çık ve oyna" demek lazım. Ne var yani hayatta hepimiz bir kere olsun benzer keratalıklar yapmışızdır. Okan Buruk belki çok ileri gitmiştir ama sonuçta bu camianın evladıdır. Canaydın ve Polat'ı onu affettikleri için alkışlıyorum. Ama aynı alkışı Gerets'e de yapmak istiyorum. Dün sahada gezinen onca oyuncu içinde Okan'ın sadece 20 dakika bile kalması yeterliydi. Carrusca G.Saray'ın aradığı adam mı? Bunu cevaplamak için erken ama Carrusca hiçbir zaman bu takımın Hagi'si olamayacak. Hatta daha da ileri gidiyorum, Türkiye'de böyle Carrusca'lar çok. Daha ligin ilk maçında bunları yazmak istemezdik ama, testi kırılmadan söyleyelim dedik. G.Saray'da görünen o ki, herkes idareci!. Yönetim taraftarı transferde idare etmeye çalışıyor, Gerets kulübede, futbolcu da sahada idare ediyor. Yani G.Saray'da kimse görevini dört dörtlük yapmıyor. 1-1'e rağmen diyorum ki, Ankara biraz cesur, biraz daha hareketli olsa, ya da G.Saray karşısında başka bir takım bulsa boynundan tavana asarlardı. Her şeye rağmen G.Saray'ın bir de "ama"ları var. Çarşamba günü Şampiyonlar Ligi'nde Boleslav karşısına çıkacak olan Cimbom'un yine böyle oynayacağını düşünenler yanılabilir. Bugün defansı memur, orta sahası SSK emeklisi, forveti de kalifiyesiz elemanlardan oluşan Cimbom, (burada sadece Hakan Şükür'ü tenzih ediyorum. Penaltıyı kaçırmasına rağmen takımın tek iyisiydi) Çekler'e karşı alışık olduğu ligde, Aslan Kral filmini vizyona koyabilir. Zaten G.Saray'dan da beklentimiz budur.