Ev kadınları yandı... Artık televizyon kumandasının tek hakimi biziz... Yani erkekler... Çünkü beklenen an geldi çattı ve artık maçlarımız başladı... Çayını, kahvesini, leblebisini kapan Süper Lig maçları için televizyon karşısına geçti, bacak bacak üstüne atıp bıyık burdu, burun karıştırıp, keyif çattı... Ama çoğumuzun hevesi kursağında kaldı... İlk haftada hiç de keyif çattıracak cinsinden futbol olmadı... Süper Lig, süper light kaldı... Taş fırın takımlarımızda taşlar yerine oturmamış... G.Saray da olmasa haftayı neredeyse boş geçecektik... İlk 2 gün durumun farkına varan editörlerimizden Ahmet Demirbaş, öylesine kötü Fener'le Beşiktaş'ı izledikten sonra; "Lig daha başlamadı ki... Pazar akşamı G.Saray - Samsun maçıyla başlayacak" derken yüzde yüz haklı çıktı... Cuma ve Cumartesi oynanan 5 maçta galip gelene rastlayamadık... Üstelik futbol oynayana da... Dolayısıyla gözler Pazar'a çevrildi... Dolayısıyla G.Saray'a... Perde gerçekten Pazar gecesi Ali Sami Yen'de açılmıştı... Samsunspor karşısındaki müthiş G.Saray, zerre kadar mutlu etmeyen Fener'e Beşiktaş'a, öfkesi burnunda vatandaşa zerde tadında bir oyun seyrettirdi... Geçmişin izleriydi sergilenen... G.Saray, Terim'le 'savaş yılları'na geri dönerken, Fener Lorant'la geçen seneki hataları tekrarladı... Lucescu'lu Beşiktaş, Bursa'dan bir römork dolusu soru işaretleriyle ayrıldı... Trabzonspor büyük bir takıma karşı 'sorunlu' değil, 'sorumlu' göründü. Fakat Trabzon'un yarını meçhul... Küçüklere karşı da 'büyük' gibi davranabilecek mi? Trabzon için 'küme düşer' diyenden tutun da 'şampiyon olur' diyene kadar rastlamak mümkün... Bence Samet işin ortasını bulur Trabzon'u ilk 10'da tutar... HADİ BE FENER Hazırlık maçlarında Alman takımlarına gol olup yağan Fener'in ilk ciddi maçında 'fıs' çıkmasının sebebi neydi?.. Tabii ki birçok önemli sebep vardı ama bence en önemlisi önce Lorant sonra Feyenoord'du... Lorant, Trabzon'da 2 puan bıraktı... Bu kafa Şampiyonlar Ligi'ni de Feyenoord'a bırakır... Geçen seneki yanlışların aynısını, hataların dayısını izledik... Teyzesi, halası, amcası hak getire... Abdullah'la Ali Güneş'in kanatlarda oynaması, rakibin 10 kişiye düşmesinin ardından Washington'u oyun dışına alıp Rapaiç'e forma vermesi de hataların hem anası hem babasıydı... Oysa bu hafta bütün gözler Fener'deydi... Gözlerimizin feri Fener için parlıyordu... Ortega şov, Wasington gol yapacaktı... Ama Lorant kim, onları kullanmak kim?.. Fener yan profilden de, önden de, arkadan tısss... Kanal dolusu maç özetlerini seyretseniz Lorant'ın ne yapmak istediğini yine anlayamazsınız... Ama ben bugün Trabzon maçını unutmak istiyorum... Ve Lorant'a güvenmek... Çünkü bugün büyük gün... Feyenoord'a saldırmak, delik deşik etmek, parçalamak istiyorum... Gözler ferfer oldu gerçek Fener'i bekliyorum... Bu Fener bugün Feyenoord'a ne eder?.. Aslında herşey kitabına uygun... Ben diyorum ki; lütfen bekleyiniz...