Bu akşam ölürüm

Dursun, Temel'in çok iyi bir doktor olduğunu iddia etmiş... Etraftakiler de "Nasıl peki" diye sorunca, izah etmiş, "Çok pahalı bir ameliyat olmam gerekiyordu. Param da yoktu. Temel, röntgen filmimde rötuş yaparak beni ameliyattan kurtardı..." ............ Hagi, Sergen'le sıvanmaz... Emre'nin üstüne Berkant gitmez... Perez'i yağlayıp, boyayıp Okan'a, Fatih'e benzetemez, Taffarel'i Mondragon'la silemezsiniz... Banka borçları ise taraftarı hiç ilgilendirmez. Rötuşla olacak iş değil bu... Çanlar G.Saray için çalıyor... Ve ne acı maalesef... Her türlü yalanın bir yaşam biçimi haline geldiği G.Saray, dün gece de göğsünden iki defa vuruldu. Önce 11 yıl sonra ilk defa bu takım göğsünde reklam olmadan oynadı. Ardından Antep'te bırakılan 2 puan... Ya da başka deyişle 1 puana bayram etmek... Belki de diyeceksiniz ki; "Maç dediğiniz ne ki?" Bir top... 22 futbolcu... Biraz hakem... Bazen taç, frikik, serbest vuruş... Çoğunlukla faul, birkaç da gol... Evet G.Saray'ı şu an bu hale düşürenlere bakarsak böyle... Ama ya G.SARAY... ...................... G.Saray'da lider yok... Hagi'lerin takımıydı, acıların takımı oldu. Elle tutulur bir oyun, gözle görülür oyuncu yok. 90 dakika boyunca hep geçmişi aradım... Ama nafile... En çok da Sofya'ya gitmekten korkuyorum... Levski'den yani... İlk defa bir ön eleme turunda elenmekten... Anlayacağınız işler pek iyi değil... Siz, siz olun sakın bu sene G.Saray için ölmeyin... Çünkü onu dün gece Antep'te kaybettik...