Gözü dışarda

A -
A +

Aklının büyük bir köşesinde Liverpool'lar, Bordeaux'lar, PSV'ler uçuşan G.Saray'ın, beyninin geri kalan kısmı Antep'e yetmedi. İşin aslı şuydu: "1-0 olsun bizim olsun..." Boleslav yorgunuyuz, hani bir de Devler Ligi'nde oynayacağız ya... Kim takardı Antep'i? Eeee sen takmazsan elin Diawara'sı gelir böyle takar işte... G.Saray tokatlanmayı aslında daha en başında hak etmişti. Ama G.Antep'i, İliç'in sayılmayan golü durdurdu!.. Güneyliler; "Hoop n'oluyoruz yahu. Bir de bu golün gerçeğini yersek hapı yutarız" korkusuyla hız kesti. Cimbom da bu sayede olayı kontrol altına aldı. Sonrasında Antep'in korktuğu başına geldi. İliç ağlara golün gerçeğini astı. Hani 1-0'a razıyız ya. "Atalım, yatalım" derken, Diawara şamarı patlatıverdi... Ve Mecidiyeköy'e acı bir sessizlik çöktü. Şimdi her şey sil baştan olacaktı. Yeniden iş başa, Aslan yollara düştü. Az gitti uz gitti, dere tepe düz gitti. Bazen Hakan, bazen Hasan, çoğu zaman da İliç ve Arda golden yana gem vurdu. G.Saray resmen Abidin'lik yapıyordu... Diawara da tabii ki şov... Aslan günü kurtarmaktan vazgeçmeliydi. Onlar farkında değildi ama taraftar farkındaydı. Ne zaman ki 2-1 oldu tribünler can havliyle bağırmaya başladı. Cimbom silkindi ve kendine geldi. İşte o kendine geliş Ümit'in de aylar sonra geri gelişiydi. G.Saray maçı kazanamadı ama Ümit'i kazandı. Ne derseniz deyin Cimbom dün ancak dünü kurtarmaya yeltendi. Ama beceremedi. Ümit'in 1 puan getiren golü şekerin kendisi değil bir nevi tatlandırıcıydı. Yarınlar ise ligde çok karanlık!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.