Günlük, aylık, yıllık, gecelik... Uzun vade, kısa vade, orta vade... Yolda, evde, uykuda, otobüste, tuvalette... Her zaman her yerde. Hep seni, sadece seni sayıkladım ben... Türkçe'yi zor anlayan rahmetli babaannem "Kim bu Rukiye?" diye sorsa da senin adın hiç değişmezdi... Ve hep "Türkiye..." diye fısıldardım güzelim... Hayalleri, umutları, zevkleri, öfkeleri, korkuları katık yaparak... Bir tek seni bu kadar çok istedim ve bir de yine seni... Brezilya, Arjantin, Meksika, İtalya, Amerika, Fransa ve daha nice randevularında yoktun, gelmemiştin. İsviçre ilk ve son görüşmemizdi ve tarih 1954'tü hatırlarsan... Dünya çapında takımlar kurdum ve süper onbirler... Zeki Rıza Sporel'ler, Turgay Şeren'ler, Metin Oktay'lar, Can Bartu'lar, Lefter, Tanju, Hakan Şükür'leri kattım da birbirine yine de erişememiştik hayallerimize... Liglerimi erteledim, Kamerun'u, Zaire'yi, Haiti'yi ezberledim... Tahammül sınırlarını aştım... Katran gecelerdi onlar... Ve daha sonraları "gözbebeğim"... 1958'lerle çarpıp, 60'lara böldüm seni. 70'lerden çıkardım, 80'lerle topladım. 1990'lar ipucu verir gibiydi. İşveyliydi, nazlıydı, lâkin o da yalancıydı... Azerbaycan'dı, İsveç'ti, Avusturya'ydı derken işte, nihayet bitti hasret... Ve ben ta, Japonya'da buldum izini... Ve şimdi şarkılar söylüyorum senin için; Japonya maponya seni buldum ya... Umurumda mı dünya?... Çin Seddini deldim de geldim... Hoşgeldim... Kendime geldim... Kendimle tanıştım... Ferdi baba çalıyor sanki fonda... Ve ben 3 gün 2 gece yarım pansiyon nirvana turundayım... Afiyet olsun... Sahi bir de selam getirdim sana, kavuşmamızı sağlayandan... Şenol hocamdan... Bir tek şey istedi bizlerden; "Önce insanlara saygı ve sevgi" dedi... Saygılar hocam... Sevgiler çocuklar... KALDIK BİZ BİZE Milli heyecandan mahalli heyecana döndük yine. Beşiktaş ciddi mi değil mi çözemedim. Antalya'dan bahsediyorum. İyi iş yaptı di mi? Nasıl oldu hâlâ anlamış değilim ama, ona inat Cimbom da fena değildi hani. Roma öncesi antrenmanında Diyarbakır'ı hiç etti. Bakalım bugün ne yapacak? Tek dileğimiz var onlardan. Herbiri bir Neron olsun ve yaksınlar ve yoketsinler Roma'yı. Fener, Avrupa'dan el-ayak çektikten sonra rahatlamış sanki. Kendi liginde kendine geldi. G.Birliği'ni de yedi. Trabzon'a Briegel'ecek diye bekledik, 1 puandan başkası gelmedi. Haftanın klasiği mi? Tabii ki; İstanbulspor...