G.Saray'la evliyiz ya, önüme çıkan bana, "Ne olacak bu G.Saray'ın hali?" diye soruyor. Sanki kötü yola düşmüş kızı sorar gibiler. Hatta UEFA Kupası'nı kazandığı sene bile sorulmuştu; "Ne olacak bu G.Saray'ın hali?" İnanmayacaksınız ama Terim de sormuştu... Avrupa şampiyonu oldukları gece, "Ne olacak bu G.Saray'ın hali" diye sorarak alay etmişti "Ne olacak bu G.Saray'ın hali" diye soranlarla... Herkes Terim'in gitmesinden sonra G.Saray'ın Lucescu'yla taban yapacağını düşünmüştü. Ama yanıldılar... Şanssızlık ağlarını öyle bir örmüş ki tabana inmek yine tavana çıkaran Terim'e nasip oldu. İşte o gün geldi, çattı... Cimbom bugün itibarıyla resmen taban yedi... Sanmayın ki, Fatih Terim'in yerine gelecek olan kişi bu takımı üç günde ayağa kaldıracak. Asla... Aslan'ın ayağa kalkması için bir kere takım silbaştan temizlenecek. Bu iş Ömerler'le Bratular'la Pratesler, Suat Ustalar, Ümit Karanlar, Volkanlar'la olmaz. Ardından dünya çapında bir hocaya, çok paraya ve futboldan anlayan bir başkana ihtiyacı var. Ama görünürde öyle birşey yok oğlu yok... Kasa tamtakır... Koltuk karabakır... Şimdi size bir olay anlatacağım. Geçen gün İngiltere'nin Leicester City takımından 9 futbolcu tecavüz suçlamasından İspanya'da gözaltına alındı. Kulüp başkanı Paul Mace, bu olayı İspanyollar'ın iftirası olarak yorumlayarak, "Kendimiz araştıracağız. İnanmıyoruz..." dedi, konuyu örtbas etmeye kalkıştı. İspanya'nın güneyindeki Alicante kentinde meydana gelen olayda bir otelde kalan 3 Alman kadın, Leicester City'den 9 kişinin odalarına zorla girip kendilerine tecavüz ettiklerini açıkladı. Ve bu da dün resmen belgelerle tesbit edildi. Aklıma 1994-95'te Van'da yaşanan başka bir İngiliz vakası geldi. G.Saray'ın İngiltere'den transfer ettiği Marsh ile Venisson... Vanspor deplasmanındaydık... Marsh'la Venisson takımın kaldığı otelde, önce karşı apartmandaki Vanlı bir ailenin kızlarına askıntı olup, laf atmaya başladı. Yetmedi geceyarısı da aynı rahatsızlığı vermeye kalkıştılar. Daha sonra da bitişikteki odada bulunan kadınlara sarkma cesaretini göstererek büyük bir küstahlığa imza attılar. Sonunda polis olaya müdahele etti ve iki İngiliz'in sarhoş oldukları belirlendi. Ve maalesef sarı-kırmızılı yöneticiler de o dönemde Paul Mace'yi oynadı! Yani Leicester City takımının başkanı gibi olayı iftira olarak yorumladı. Oysa gözlerimizle şahit olduğumuz bir durumdu bu... Ama nasıl ki İngilizler'in mayasında bu tür haysiyetsizlik varsa, bazı yöneticilerde de öteden beri bazı gerçekleri gizleme hastalığı var. Zaten bu gizleme hastalığı yüzünden başlarına gelmeyen kalmıyor. Ama onlar bunun adını, "Kol kırılır yen içinde kalır" koymuş... Başkan Özhan Canaydın'ın, kendini yalancı durumuna düşürmek pahasına yalanlamadığı haber kalmadı. Malumunuz en son stad kredisi olayında açık seçik, net biçimde kulübü dolandıran Sahip Som'u bile savundu. Yine Canaydın'ın üç gün önce Terim'e yaptığı da bence resmen haneye tecavüzden farksızdı... Sen Florya'ya git, Terim'in elinden tut, basın mensuplarının önüne dik ve, "Hocamız görevinden ayrılmıştır" diyerek yerin dibine batır. O anki duygularımı anlatabilmem mümkün değil... Bir Fatih hocaya bakıyordum, bir de Canaydın'a... Başkan, konuştukça Terim'in mimikleri ve fiziksel hareketleri garip bir hâl alıyodu. Sanki suçlu bir çocuk gibiydi. Kalk-otur-kalk yapması da ağrıma gitti... Basın mepsuplarına birşeyler söyleyecek oldu ama Canaydın buna da izin vermeyerek kolundan çekti götürdü. Sanki o gidiş cezaevine doğru yapılan bir gidişti... Ne yalan söyleyeyim o anı Saddam'ın yakalanması anına benzettim... Hani kafasını sağa-sola çevirip anlamsız hareketler yaptığı ana... Terim de farksızdı, hipnotize edilmiş gibiydi... Peki suçu neydi? Kuveyt'e mi saldırmıştı, Irak'ın kuzeyine zehirli gaz atıp binlerce insanın ölümüne mi sebep olmuştu? Ya da 100 yılda bir de olsa UEFA Kupası'nı Türkiye'ye getirerek insanlık suçu mu işlemişti? Bence neydi biliyor musunuz? Tek suçu G.Saray'a geri dönmesiydi. Avrupa şampiyonu olup da imparator unvanını aldığı o günün sonrasında bir daha dönmeyecekti. Aslında adamın iki gidişi de acılarla doluydu. Faruk Süren döneminde onca şampiyonluklara rağmen kovularak gönderildi. Şimdi de başarısız olduğu için aynı akıbete maruz kaldı. Yok be dostum, vefa bitmiş... Hadi gelin 70 milyon hep birlikte itiraf edelim; "Terim'i biz hiçbir zaman sevmedik ki..." G.Saray'da işler ne zaman düzelir biliyor musunuz? Şu sorunun cevabını verdikleri zaman; yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan...