Kaptan gemiyi batırdı!

A -
A +

Duygusal bir geceydi... G.Saraylı olmakla, G.Saray'a rakip olmayı, A.Sami Yen'de olmakla, dışında kalmayı gördü dün gece. Ve beraberinde eski takım arkadaşları Yusuf Altıntaş ve Taner'le birlikte yine eski takım arkadaşları Mondi'lere, Hasan'lara, Ümit'lere karşı durdu korkusuzca... Komşu kulübede ise mukavelesine maça bir gün kala ince ayar çekilen Belçikalı duruyordu. İki haftada beş puan kaybeden takımın hocasıydı... Ve acıların çocuğuydu. Bülent Korkmaz kendisi için çok önemli olmayan bu maçta Erciyes'i G.Saray'a ezdirmedi. Cenk ve Djalovic gibi iki yıldızının yokluğuna rağmen zaman zaman G.Saray'dan daha iyiydi de... Peki ya Gerets! Kendi hatasının bedelini onsekiz yaşındaki Mehmet Güven'e ödetti. Tek forvetle başladı 30.dakikada yanlıştan döndü. Ama yanlışı yanlışla telafi ederek Mehmet Güven'i alıp yerine Hasan Kabze'yi soktu. Neresinden bakarsanız bakın, G.Saray için önemli bir maçtı. Neresinden bakarsanız bakın, G.Saray'ın tutulacak bir tarafı yoktu. Neresinden bakarsanız bakın, G.Saray bitikti, G.Saray silikti, G.Saray kimliksiz ve kişiliksizdi. Bunu da buram buram yansıtıyordu. Diyeceksiniz ki Beşiktaş'ı düşünüyordu. Hikâye!.. Bu takımın hiçbir şeyi düşündüğü yok. Ne bir felsefesi, ne planı ne de sistemi var. Yok, yok, yok... Don Kişot filmi dün gece yine sahnedeydi. Sayısız kere başa saldırdı. Olay budur. Yarınlar ise pek yokuştur. Diyeceğim tek şey var: Yazıklar olsun... O G.Saray'ı bu G.Saray'a çeviren zihniyete yazıklar olsun. Başkanından hocasına ve sahada ruh gibi gezinen futbolcusuna kadar hepsi suçlu. 120 dakika değil 120 sene verseler dünkü G.Saray, K.Erciyes'i yine eleyemezdi. Zaten dün gece kendisini eleyen, Bülent Korkmaz'ı gönderen zihniyet de bu zihniyet değil miydi? Dip not: 'Bülent Kaptan' gemiyi batırdı!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.