Melankolik duygular

A -
A +

Aslında canım çok sıkkın... Hiç yazasım yok... Ruhum daralmış, içim kırgın... Bir melankoli sarmış... Ne yazabilir, neyi anlatabilirim... Yok işte... Çalışmak da istemiyorum... Bir deniz kıyısında yürümek... Gömleği belime bağlamış... Paçalar dizlerimde, ıslak kumda durmaksızın koşmak... Ve yorulup sigaradan derin bir nefes çekerek... Ve düşünerek... Ama neyi? Belki de hiçbir şeyi... İçimden bağırmak, çılgınlık yapmak geliyor. Ve belki de Amerika'ya kaçmak mı ne?.. Düne kadar Amerika'ya gitmek hayaldi. Ama artık değil. Siz de 80 kat göklere süzülebilir, seçtiğiniz bir gökdelene kamikaze dalışı yapabilirsiniz. Hem bunun için artık "green card" da gerekmiyor. Sadece emanet bir uçak (içinde en az 70 yolcu bulunma şartı) yeter de artar bile. Ölen insanlara gerçekten üzüldüm. Ama evindeki huzuru kaçan, ağızlarının tadı bozulan ABD'liler için ne düşündüğüme daha karar veremedim. A, sahi lig vardı di mi? Lig deyince İstanbulspor... Ve hocası Aykut Kocaman. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Aykut'la İstanbulspor birbirine çok yakışmış. İstanbul mükemmel oynuyor, Aykut da "Kocaman" konuşuyor; "Şimdilik herşey iyi gidiyor. Ama hep böyle gitmeyecek..." Çok cesur, dürüst ve bir o kadar da cüretkâr. Ne anlarsan anla. Federasyona mı salladı, MHK'ya mı, kendi kulüp yöneticisine mi? Bence alayına... Fener kendi evinde 24. defa galip geldi, tebrik ederim. Ama kötü bir oyunla... Fakat iyi- kötü bazıları için farketmiyor. Atilla Kıyat, kıyak bir adam ama demeçleri baştan çıkartıcı. Her seferinde, sürekli ve itici bir uslüp; "Evimizde 24. defa kazandık. Bu hep olacak" Tek başıma takım olasım ve Fener'i Şükrü Saraçoğlu'nda yenesim geliyor. Fener antipatikleri çoğalacak. Beşiktaş dışı nikelaj, içi çöp kutusu... Yabancıları yanlız bize değil, futbola da yabancı. Daum, ne bulmuşsa koymuş sepete. G.Saray, anka kuşu. Kendi küllerinden yeniden doğuyor. 10 tane yıldızını kaybet, heybet yine aynı heybet. Son kurbanı Malatya önünde çelik-çomak oynadılar üç puan aldılar. Trabzon'la A.Gücü balon, ligin gerisi falan filan... VE SİZDEN GELENLER Kafam bozuk ama sizi yine de es geçmiyorum... Son bölüm yine sizin... Bir F.Bahçeli şöyle yazmış; "Geçen haftaki yazınızı okuyunca 'Eyvah... Engin Atay'a köşe vermişler. Artık sittin sene F.Bahçe'ye çamur atar' dedim. Neyse, ilk iki haftayı kazasız atlattık.." Bir dostumuz da "Salı Pazarı vatana, millete hayırlı olsun. İnşallah piyasalara olumlu etkili yapar. :-)))" dedikten sonra Amerika vuruldu. Ve annem; "Oğlum senin için Salı Pazarı'na çıkıp, köşeyi döndü filan diyorlar. Mahalledeki garibanları unutma..." En etkileyicisi de Adapazarlı Serkan'dan gelen; "Nilgün sana aşığım. Seni çok seviyorum. Lütfen beni artık gör. Engin abinin köşesine bak. N'olur bak. Abiler ablalar, hepiniz tecrübeli insanlarsınız. Onunla tanışmam gerekli. Çünkü gözüm ondan başkasını görmüyor. Bana yardım edin, ne yapabilirim onunla tanışmak için?.."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.