Ortega, Felipe ve Aziz
Ponte Preta nedir? Bilen, duyan, tanıyan... Ponte Preta; ikinci Andersson'un geldiği biricik kulübüdür... İkinci Andersson kim?... Washington... Yalnız bu ABD'nin eski başkanı George Washington değil, bizim Washington... F.Bahçe'nin medar-ı iftarı, büyük (!) golcüsü Stecanelo Washington... Yani ülkemizin milyonlarca dolar döviz kaybına mâl olan... Yani Fener'i soyup soğana çeviren... Burada Washington'a yüklenecek değilim... Ama Fener'in sırtına milyon dolarlık borcu yükleyenlere yüklenmek gerek... www.antu.com'daki bir Fener taraftarı isyan ediyor; "Samandıra Tesisleri, Şükrü Saraçoğlu Stadı tamam da dünyada herkes Hasan Şaş'ı konuşuyor..." Eee, ne yapalım şimdi? 'Aziz adam' ne yaparsa yapsın olmuyor işte! Ağzıyla kuş tutsa, güvercin takla atsa, amuda da kalksa ı-ıhh.. Dünya Hasan Şaş'ı, F.Bahçe'den daha çok tanıyor... Bir Hasan, Fener'e bedel de... Gözünü Ortega'ya çevirdiğinde durum öyle mi?.. Bir Ortega da Galatasaray'a bedel... Neden?.. Ortega G.Saray'dan daha mı ünlü?.. Hayırrr... Ortega'nın değeri; tamı tamamına 32.5 milyon dolar... Bütün dünyanın ismini su gibi ezberlediği Hasan Şaş dahil, G.Saraylı futbolcuların toplam değeri Ortega'nın yarısı bile etmez. Ama bir bakıyorsunuz, bugün 1.5 milyon dolara mâl edilen Felipe, Ortega'dan daha faydalı, daha havalı, daha şâşalı... Şovu Ortega'dan beklerken şovun kralını, sambanın alâsını Jorge Felipe Loureiro yapıyor. Ortega'nın Washington'a yaptığı asist, Felipe'nin Arif'e yaptığının yanında katma değer vergisi gibi kalır. Peki neden? Felsefe kardeşim felsefe... Bütün bu örnekleri Ortega kötü topçu diye mi verdik? Kesinlikle hayır... Aksine bence Felipe'yi Fener'e koy, sonra davul zurnayla kov... Bırakın şovu, tek vuruş yapamaz... Gelin olaya tersinden bakmaya devam edelim.. Ve Ortega'yı G.Saray'a götürelim... Unutulmaz denilen Hagi'yi unutturur, Dereağzı'na susuz getirir susuz götürür... O büyük bir topçu... Ama onu getiren yönetici büyük yönetici değil... Ortega'yı alıyorsan Lorant'a yol vereceksin... Lorant yalnız Fener'e değil, Ortega'ya da ekstra large... 100 milyon dolar harcayıp bu takımın başına Lorant'ı getiremezsin... Getirirsen burnundan fitil fitil getirirler... Ve bir gerçek de şu; bırakalım Lorant'ı... F.Bahçe'nin başına Brezilya'yı dünya şampiyonu yapan Scolari'yi de getirsen hikâye... 'O kafa' olduktan sonra... O kafa nasıl bir kafa ki çalışmamakta... Dörtgen mi, yassı mı, uzun mu, kısa mı?... Cruyff'u da getirsen, Bianchi'yi de getirsen, Van Gaal'i de getirsen tıraş... Sen başkan, sen yönetici olarak, futbola ermez aklınla soyunma odalarına kadar inip futbolcuya hocanının yanında fırça çekersen.... Hocaya futbolcunun yanında "Takımı böyle oynat, şöyle oynat" diye caka satar, hava basarsan... Ve sen "Burma burma bıyıklarım, Lorant seni ayıklarım" cinsinden konuşursan Fener Cumhuriyeti batmış demektir arkadaş... Ne yaparsan yap olmuyor. Ağzıyla kuş tutsan, güvercin takla atsan, amuda da kalksan ı- ıhh... Bence değişik bir şey yap; konuşma, duyma, görme...