Tecrübe azizim!..

G.Saray dün gece 2 tane Altay'a karşı oynadı... 1- Altay Spor Kulübü... 2- Kaleci Altay... Şimdi diyeceksiniz ki tek başına mücadele eden Brugge'ü yenemeyen G.Saray, iki tane Altay'ı nasıl yenecekti?.. Tecrübesiyle abisi, tecrübesiyle... Başkan Canaydın ne demişti Brugge'e giderken, "Tecrübemiz yeter..." Ama gördük ki tecrübe sadece garibim Altay'a yetti... Neden garibim?.. Seyircisinin sırtını çevirmesine sebep olan yönetimi yüzünden... Haftalardır kötü gidişe dur diyemeyen yönetimi yüzünden... G.Saray'ı dün gece hâlâ Aslan gibi görüp, kabuğuna çektiği hocası yüzünden... Dün gece sahada 2 Altay değil, 12 Altay da olsa bir şey olmazdı... G.Saray mı?.. Saldık çayıra, Mevlâm kayıra... Meğer Brugge'den sonra sadece 10 dakika şarj edilmiş... Bir öfke, bir hırs, bir agresifliktir ki; sormayın gitsin... Öyle bir çullanıyor ki, gören çuval dolusu gol atacak sanır... Hakem, 'düüüttt' dedi, Altay zaten hazırdı, golü yedi... Hakem düdüğü öttürmeden Aslan, Altay'ı öttürmeye başladı... Çünkü İzmir, kafadan kopmuş, çünkü İzmirli umutsuz... Çünkü hatalar kol geziyor... Çünkü, korku dağları sarmış... Ama yalnızca 10 dakika... Sonrasında hayat hep böyle tatlı geçecek sandı sarı-kırmızılı futbolcular. Ancak öyle geçmesi mümkün değildi. Çünkü Aslan nâmümkündü... Aslan güçsüz, Aslan tüysüzdü... Bunun farkına erken varan Altay, yediği gole rağmen biraz silkelendi Aslan 'güümmm', yere çakıldı... Biraz daha cesur olup silkelemeye devam etse, yerinde yeller esecek... Kim, nerede, kiminle, nasıl eğleniyor?.. Bilen, gören, çözen varsa beri gelsin... Altay'ın da ayak uydurmasıyla maçın büyük bölümünü ağır çekim izledik...Oynanan futbol değil, kör dövüşüydü... İki takım defansı da cömertti ama golcüler cimri... Şans birine gülecekti, tecrübeli olana güldü... Yani G.Saray'a... Yine de Brugge sonrası çam sakızı çoban armağanıydı... Cimbom'a kutlu olsun!