Uyandırma servisi

A -
A +

Süper Lig'de 4 mevsimi bir arada yaşıyoruz! Beşiktaş'la yaz, F.Bahçe'yle ilkbahar, G.Saray'la sonbahar, MHK'yle kış dönemindeyiz... Diğerleri ise ani hava değişiklikleri gibi... Kışın güneşi, yaz yağmuru misali... *** Masada Serdar Bilgili'yle Hüsnü Güreli... Sahada Sinan Engin, Lucescu, Sergen... Beşiktaş sıcak bir Temmuz akşamını yaşıyor... Bu beşli, Karakartal'ı zirvelere uçuruyor... Hem ekonomik hem teknik... Hem sportmen hem tramplen... Kartal, yüksek atlıyor, kartvizit atlıyor, taksit atlatıyor... Futbolumuzun yeni süper gücü... Herşeye sahip olan takım... Fikir satan, frikik atan... Rakiplerine karalar bağlatan... Bu yükselişin kusurlu yanları yok mu peki? Elbette var... Ama hafif bir tebessüm lütfen... Çünkü Beşik'taş' gibi... Ve ilk yarıda şampi... *** F.Bahçe, sarışın sevgilisi Daum'la nazlı bir Kanarya gibi... Kâh uçuyor, kâh kanat çırpıp şampiyonluğa göz kırpıp, cilve yapıyor... Bazen yere çakılsa da kalkmasını biliyor... Adamın biri gece yarısı zilzurna sarhoş eve gelir... Ayakta duracak hali yoktur. Yatmakta olan karısının başına gelir seslenmeye başlar; "Karııı, kalksana bende acayip haller zühur ediyor..." Ama hanımını bir türlü uyandıramıyor. Tekrar seslenince kadın uykulu gözlerle, "Ne diyorsun be adam?" der... Adam, "Tuvaletin kapısını açıyorum ışık yanıyor, kapatıyorum ışık kapanıyor..." Kadın, "Allah hayrını versin, tuvalet yerine buzdolabınamı gittin yine..." deyince adam ancak ayılır... Fener'de de aynı haller zaman zaman zühur etse ve bazen ayılması uzun sürse de bu sene kapıya dayandı. Bu kapı her seneki gibi araladığı buzdolabının kapısı değil, şampiyonluk kapısı... Eh, biraz yavaş koşuyor, sol ayağını kullanamıyor, uzun pas yapamıyor... Galiba bir de hiç kafa vururken görmedim onu... Ama bütün bunların dışında Fener fena sayılmaz... Şimdilik ilkbahar tazeliğinde... *** G.Saray için yılın son enflasyon rakamları açıklandı... Beşiktaş'tan 14 puan fark yedi, F.Bahçe'den 8... Tefesiyle tüfesiyle Canaydın yönetimi çuvalladı. Florya ekonomik darboğazda, Terim ve futbolcular konkordate ilan etti, iflasını istedi... Florya'daki hava kirliliği bir türlü önlenemiyor... Başkanına, Terim'ine, futbolcusuna kadar ciğerlerine sinmiş... 'Her şeyi bilirim'ciler bile kesin teşhis koyamıyor... Aslan, ameliyat masasında kaldı, ölüme çeyrek var. Brezilya'ya bile attığı gole sevinmeyen Hasan Şaş'ın Elazığ'da 1-0 öne geçtikten sonraki sevinci görülmeye değerdi. O manzara G.Saray'daki kara tabloyu gözler önüne seriyor zaten... Cimbom için şimdi yeni kurtuluş reçeteleri hazırlanıyor... Bunlardan biri de uzaktan kumandalı top!.. Plana göre bundan sonraki maçlarda oynayacakları top uzaktan kumandalı olacak... Top kontrolü, pas, ara pas, uzun top, oyun kurmak gibi G.Saraylı oyunculara zor gelen eylemler kenarda duran bir kişi tarafından halledilecek. Bu plan sır gibi saklansa da bugün - yarın bomba gibi patlayacak... Kurtuluş için ikinci reçete şu; yönetim kurulu toplantılarında ve Terim'in futbolcularıyla yaptığı bütün maç toplantılarında yüksek sesle şarkı söylenecek... Böylece kötü günde büyük bir motivasyon patlaması olacak... Sıra sıra kavaklar, dökülüyor yapraklar ben Aslanım'a doymadım doysun kara topraklar... Evet, bir sonbahar mevsiminde G.Saray... Ve tel tel dökülüyor, sağa sola savruluyor... Kış kapıya dayandı, taraftarın içi kavruluyor... *** Beşiktaş'la yaz, F.Bahçe'yle ilkbahar, G.Saray'la sonbahar, MHK'yle kış dönemindeyiz... Diğerleri ise ani hava değişiklikleri gibi... Kış güneşi, yaz yağmuru gibi... Hani havanın arada bir açıp kapaması ya da umulmadık anda gök gürlemesi, baharda doluya tutulmak gibi... G.Birliği, G.Antep, Denizli, Malatya bir tarafta, Samsun, İstanbulspor, A.Gücü ayrı, Elazığ, Adana, Bursa, A.Sebat, Rize, Konya, D.Bakır canıyla uğraşmakta... MHK mı? Ne baharı gördü ne yazı... Uzun süren bir kış dönemindeler... Giderek büyüyen bir çığı andırıyorlar. Ve o çığ Tük futbolunun üzerine öyle bir düştü ki, imdat isteyemiyoruz. MHK, büyük takımları ürkütmemek için kılı kırk yararken, kâr marjını hesaplamıyor, hesaplayamıyor. Ne Şampiyonlar Ligi'nde varız, ne Portekiz'deyiz... Biz bir hiçiz... Doğu Almanya, SSCB, Çekoslovakya, Yugoslavya bitti, onların hataları bitmek bilmedi... Bu hafta kaçıncısı olduğunu bilemediğimiz saçmalıkları gördük. Bu kış galiba zor geçecek hem de çok zor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.