Ne kadar şık ve güzel bir kadındı

A -
A +

Leyla bebeğinin anne karnında iken bile en iyi şartlarda gelişip büyümesini istiyordu. Onun sağlığı için hiçbir riski göze alamıyordu. Bu yüzden en küçük detaylarla dahi ilgileniyordu. -Kuş sütü gerekir mi gerçekten Selim? Selim, okuduğu gazeteyi katlayıp sehpanın üzerine bırakarak kalktı. -Gerekmez canım, gerekmez. Şaka yaptım. Bu sırada kapı zili çalınca, Leyla heyecanla söylendi: -Geldiler, geldiler! Hizmetçilerden biri kapıyı açtı ve Latife Hanımla beraberindekiler içeri girdi. Korumalardan biri bavul ve çantaları getirip kapı ağzına bıraktı. Leyla sevinçle; -Anneciğim, hoş geldiniz! diyerek elini öptü. Ardından Selim. Latife Hanım, şaşkın bir halde etrafına bakınan Suna'nın kolundan tutarak; -Leyla? Bak, bu Suna, diye takdim etti. Leyla, Suna'yı da öptü. -Ah, hoş geldin canım. -Bu da Suna'nın babası Kerem Efendi. Kendisi dayımlar tarafından akrabamız sayılır. Selim'le Leyla, onunla da tokalaşarak "hoş geldiniz" dediler. -Oturun hele soluklanalım, dedi Latife Hanım. Memlekette ne güzel serin bir yayla havası hakimdi. Buralar yanıyor. Neyse ki şu klima var. Nimet vallahi, nimet. Kızım bize soğuk limonata getir susadık. -Baş üstüne hanımefendi. Herkes koltuklara oturdu. Suna şaşkın, Kerem yabancı tavırlarla etrafı incelerken, Leyla da garip bir duygu içinde "bebeğini" taşıyan anneyi süzüyordu. Sessizliği Selim bozdu: -Yolculuk nasıl geçti anne? -Hamd olsun iyi geçti oğlum. Biraz yorulduk, hepsi bu. Selim, Kerem'e döndü: -Sizler nasılsınız? Kerem, sık sık televizyonlarda gördüğü Selim ile muhatap olmanın ezikliği içinde cevap verdi: -Sağlığınıza duacıyız beyim. Latife Hanım söze girerek; -Kerem Efendi yarın köyüne dönecek, dedi. İşleri varmış. Sonra istediği zaman kızını görmeye gelebilir. Hizmetçi limonata servisini yapıyordu. Sıra Selim'e geldiğinde, "hayır" anlamında elini kaldırarak ayağa kalktı: -Anne müsaade ederseniz benim işlerim var. Çoktandır buradayım, herkes merak eder. -Tamam yavrum, dedi Latife Hanım, sen işine bak. Akşama evde görüşürüz. Selim'in kalktığını gören Kerem de kalkacak gibi yaptı, Selim engel oldu: -Rahatsız olmayın. Görüşmek üzere. -Güle güle canım, dedi Leyla. Suna Leyla'ya baktı. Ne kadar şık ve güzel bir kadındı. Leyla, Suna'nın kendisine baktığını fark edince, gülümsedi. Sehpanın üzerinden klimanın kumandasını alarak; -Sunacığım, üşüdün mü canım? diye sordu. Çok serin geldiyse biraz düşüreyim. Suna şaşkın bakarken, Latife Hanım araya girdi: -Birkaç derece düşür kızım. > DEVAMI YARIN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.