Vergi barışında mahsup problemi!..

A -
A +

4811 sayılı Vergi Barış Kanunu'ndan yararlanma süresi bitti bitecek derken çok yerinde bir kararla 2003 mali yılı Bütçe Kanunu'na eklenen bir madde ile 21 Nisan 2003'e kadar uzatıldı. Böylece hem Hazine, hem de vergi mükellefleri kârlı çıktı. Hazine için tahsil edilmeyen edilemeyen gelirlerin daha fazla oranda tahsili, mükellefler için ise özellikle matrah artırımı ve stok beyanı yoluyla inceleme riskinden kurtulma imkanı artmış oldu. Diyeceğimiz o ki; harman iyi, ama bakalım tane nasıl olacak! Biz daha önce bu sütunda beklentimizi belirtmiştik. IMF gibi öyle 750 trilyon değil, 2.5-3 katrilyon liradan bahsetmiştik. Sanırım fazlasıyla gerçekleşecek. Ne var ki bu beklentimizi bu ölçüde inkıtaya uğratan unsurlar var. Bunlardan bir kısmı yasal düzenlemelerin bizatihi kendisinden, bir kısmı yasal olmayan iç genelge hükümlerinden, bir kısmı da içinde bulunduğmuz kaotik ortamdan kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte, gerek bu Kanunun bu denli kapsamlı olarak hazırlanmasında ve gerekse genel tebliğ ve iç genelgelerle uygulamaya süratle yön verilmesinde Vergi İdaresi'nin başarılı çalışmalarından dolayı hakkını da teslim etmek gerekir. Ayrıca, 2003/2 Seri No'lu VBK İç Genelgesi'nde, 1998 yılı için kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunan mükelleflerin, 1998 yılına ilişkin beyan ettikleri stopaj matrahını istisna kazançlara ait olan ve olmayan şeklinde ayrıştırarak sadece istisna kazançlara ilişkin gelir (stopaj) vergisi tutarını arttırmakla yetineceklerinin belirtilmesiyle, 2003/1 Seri No'lu VBK İç Genelgesi'ndeki konuya ilişkin hatalı açıklamanın düzeltilmesi Vergi İdaresi'nin mükellef nezdindeki itibarını arttırmıştır. Ancak bu defa, 2003/2 Seri No'lu İç Genelgesi'nin E/6 bölümünde, hiç yoktan yere ve mer'i mevzuata aykırı olacak şekilde bir açıklama yapılmıştır. Söz konusu açıklamada; "Vergi dairelerinden iade alacağı bulunan mükelleflerin bu alacaklarını, 4811 sayılı Kanuna göre taksitlendirilen borçlarına mahsup yoluyla ödeyebilmeleri için alacağın nakden iade edilebilir bir aşamada bulunması ve taksit ödeme süresi içerisinde mahsup işlemlerinin yapılması gerekmektedir." denilmektedir. Bize göre bu açıklama 'üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir' Öyle ki, VBK'dan beklenen verimi azaltacak olanlardan biri 3/7 madde bendi iken, diğeri de bu açıklama olmuştur. Bilindiği gibi KDV iadeleri nakden veya mahsuben alınmaktadır. Nakden iadelerde aranan şartlar mahsuben iadelere göre daha ağırdır. Genellikle mahsuben iadeler teminat veya inceleme raporu aranmadan yerine getirilmektedir. Maliye Bakanlığınca belirlenen haddi aşan nakden iadeler ki bu had, işlemin türüne göre 200 milyon ile 4 milyar arasında değişmektedir teminat veya inceleme raporuna (YMM raporu dahil) istisnaden yapılmaktadır. İnceleme sonucuna göre yapılan iadeler, yeterli denetim kadrosunun bulunmaması ve denetim elemanlarının aşırı iş yükünün olması nedeniyle yıllarca beklemektedir; sonuçta enflasyonun da etkisiyle anlamını yitirmektedir. Bu da dış piyasalarda ihracatçılarımızın rekabet şartlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Teminat karşılığı iade ise, işletmelerin kredi limitlerini aşındırmakta, ipoteklerini arttırmaktadır. Dolayısıyla bu da arzu edilen bir yol değildir. Diğer taraftan böyle bir uygulama 4811 sayılı Kanunun hem amacına hem de ruhuna aykırıdır. Böylesine kapsamlı bir uygulama yaparken konunun ruhuna sadık kalmak, amacına uygun yorum (açıklama) yapmak gerekir ki böylece en geniş uygulama imkanı bulunmuş olsun! Sonuç olarak şunu demek istiyoruz: Söz konusu Kanun kapsamı dışındaki borçlar mahsuben ödenebilirken bu kabil borçlar için mükellefleri adeta nakden ödemeye zorlamanın hiç bir yasal dayanağı olmadığı gibi 'binilen dalın kesilmesi'nden başka bir şey değildir. Biz yine de bu problemin bugünkü Vergi İdaresi'nin basiretinden emin olarak bir sonraki iç genelgeyle giderileceğini umut ediyoruz. Başka türlüsünü düşünmek bile istemiyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.