Amerika'nın Irak politikası!..

Amerika nerede ise yedi aydır bütün gücü ve heybeti ile Irak'tadır. Başkan Bush, Irak savaşının sona erdiğini resmen ilan etti. Şimdilerde ülkede asayişi sağlamak için işgali sürdürmektedir. Ve bunu da maalesef becerememekte, yüzüne gözüne bulaştırmaktadır. Baş kaldırma hareketi münferit ama mütemerrit devam ediyor. Son zamanlarda özellikle ABD askeri araçlarına ve askerlerine yönelmiş durumdadır. Orta Doğu İslam ülkelerinden ve hatta Batı Avrupa ülkelerinde yerleşik İslami kurum ve kuruluşlarından aynı amaçlı gönüllülerin bir hal ile Irak'a sızabildikleri gelen ajans haberleri arasındadır! Bush, ne olursa olsun Irak'ı terk etmeyeceklerini tekrarlıyor! ABD Milli Savunma Bakanlığı, Pentagon ile Askeri komutanlar arasında bir uyuşmazlık artık gizlenemez hale gelmiş, Medya haberleri arasına sızmıştır! Önceleri bir Komutanın emir ve komutasında bir Yönetim öngörülüyor iken artık eski ama cahil bir Diplomat mahalli Kukla yönetimin başına getirilmiştir!. Bu cahil adam da Osmanlının vakti ile Irak'ta bir Müstemleke kurmuş olduklarını ve dolayısı ile Türk askerinin şimdi bunun için istenmediğini iddia edecek kadar aptallaşabilmektedir!. Irak, Osmanlı'nın en seçkin bir vilayeti idi. En seçkin, en bilgin valiler tarafından bir baba, bir ağabey şefkati ile yönetilmiştir.! Ne ise bütün bunları bilmezden gelemezler! Bir zamanlar, üzerimizinden yüksekten uçan ve uçtukları zaman da ortalıkta doz duman bırakmayan Pentagon Şahinleri şimdi saklanacak delik aramakta ve BM çatısından derlenecek ama kendi emirlerinde hareket edecek yabancı asker ve güçlerden medet ummaktadırlar. *** Peki nedir? Amerika'nın Irak Politikası yahut daha doğrusu, var mıdır böyle bir politika? Bunu gerçekten tam olarak bilenimiz yoktur. Hepimizin bildiği bugün ABD'nin dünyada her bakımdan bir Super Puissance olduğu ve ister "Pax Americana" ister "Imperium Americana" deyiniz hükmünü bir hal ile dünyaya kabul ettirmek istediğidir. İkiz Kuleler saldırısından sonra haklı olarak moralleri bozuldu. Ama yalnız teröristlere karşı değil haksız olarak bütün İslam'a karşı bir hiddet ve şiddet eğilimine girdiler. Eğer zamanında akılları başlarına gelmemiş olsa idi bu Amerikan kamuoyunda İslama karşı toplumsal bir nefret hatta bir Neevose haline gelebilecekti! Birileri uyarmış olmalıdır! *** Her zaman söyledik yazdık tekrar eyledik Orta Doğu bölgesi tekin değildir dedik. Birinci Dünya Savaşı arşivlerinden İngilizler'in gayret ve himmeti ile bulunmuş buruşuk bir yol haritasını takip ederek dünyanın en müthiş silahları kullanılarak gelinen yer işte bugünkü noktadır!.. Eğer Türk kamuoyunun aklı selimi ve TBMM'nin şu kimselerin beklemediği tezkere red kararı olmasa idi şimdilerde Türkiye olarak biz de Amerikalılar'ın bugün içinde bulundukları noktada olacaktık. Allah'a çok şükür şimdilerde hükümete izin tezkeresine rağmen çok daha rahat bir durumdayız! Serin ve salim kafa ile hareket edebilecek durumdayız! Bizim için önemli olan Kürt meselesidir. Irak'taki Kürtler'in durumları bizi oradaki Türkler'in Türkmenlerin durumları kadar hatta daha bile yakından ilgilendirir! Amerika'nın Irak yolu ile Orta Doğu'da bir İmparatorluk kurmak istedikleri yolundaki düşüncelere ben iltifat etmiyorum. Belki kimileri Frenkçe "Empire" kelimesini imparatorluk anlamına alıyor olabilirler bence bu yanlıştır. Bu daha ziyade "Tahakküm" anlamına alınmalıdır. *** Politika herkesin kolayca yapabileceği bir şey sanılır ama aldanılır! Gerçi Politika ne tahsil temrin ne de bir ön deneyim gerektirmez.! Sandıktan çıkan herkes bu işi yapabilirim sanır yanılır. İnsan doğuştan Politik bir yaratıktır. (Homos Politicos)... Hani şu su kenarlarında kendiliğinden yetişen ince zaif bir saz gibidir! Rüzgara göre eğilir ama kırılmaz! Çünkü Pascal'ın dediği gibi İnsan düşünen bir sazdır! Şimdi artık Amerikalı dostlarımızın herşeyi düşünerek yapma zamanıdır! Bu aynı zamanda dostunu, gerçekte olmayandan ayırmanın da zamanıdır.!