Savaş ve barış -ne savaş ne barış- ve "akıllı" bir papağan...

A -
A +

Bugünlerde -Türkiye dahil- dünyanın bütün ülkelerinde, medyalarda, milletlerde politikadan, özellikle barıştan çok savaştan söz ediliyor. Savaş konuşuluyor!.. Sebeplerini aramak, araştırmak ve bulmak zor değildir. Savaş milletler ve devletlerarası ilişkilerde en son başvurulması, daha da doğrusu ihtimal dışı tutulması gereken vahim bir olaydır. Milletlerarasında ölesiye, öldüresiye bir kavgadır. Geçtiğimiz 1900'lü yıllar bir savaşlar asrı idi. Arada "Ne savaş ne barış!" dönemlerini de yaşadık ama XXI. asra gelince artık insanlık âleminin bir daha savaş vahşetini görmeyeceği kanısını edinmiştik!.. Hepimiz aldanmışız!.. *** Politikanın bittiği yerde savaş başlar derler doğrudur! Ünlü Fransız devlet adamı Clemenceau, savaşın, askerlerin münhasır yetkisine bırakılamayacak kadar önemli ve vahim ve karmaşık bir olay olduğunu söylemişti. Askerler dahil, kimse aksini söylemiyor! Prusyalı General Von Clauswitz, "Savaş politikanın başka araçlarla devamıdır!" diyor... O da doğrusunu söylemiş. Peki yanlış olan nerede? Onu henüz bilenimiz yoktur!.. Yine askerlere, Prusyalı generale dönelim. Adam, savaşı şöyle tarif ediyor: "Savaş" diyor "bir şiddet hareketi ile zorla düşmanı kendi irademize boyun eğmeye zorlamaktır." Bunu askerler, ordular yapar sonrasını ayarlamak ve düzeni kurmak sivillerin devlet adamları ve politikacıların işidir diyor! Sanırım yanlış bu noktada başlıyor! Tarihe bakınız, geçmişi hatırlayınız hiçbir savaş ne sebeple başlamış olursa olsun başlangıç sebebine uygun sürekli bir sonuç verememiştir! Burada suç, politikacıların, devlet adamlarının ileriyi görmek veya düşünmek yerine geçici de olsa elde edileni korumak ve zevahiri korumak içgüdülerinden kaynaklanmaktadır. *** Bugünkü Orta Doğu'nun acınacak haline bakınız: 7 milyonluk İsrail'in 200 milyonluk Arap âlemini bütün dünyanın kayıtsız bakışları altında nasıl insafsızca, pervasızca vurup patakladığına şaşırırsınız! İKÖ, Türkiye'nin de katıldığı İslam Kalkınma Örgütü'nü bir tarafa bırakınız... Onun işi değildir. Ama şu "Arap Ligi" denilen örgüte ne diyelim? Bir zamanlar Mısır ve Suriye birleşmişler ve "Birleşik Arap Cumhuriyeti"ni kurmuşlardı. Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı İmparatorluğu'nun bu yerleri acemi diplomatlar, densiz devlet adamları tarafından kesilip biçilirken hepsi birer şahin kesildilerdi. Şimdilerde yedi milyonuk İsrail, Lübnan'ı, Filistin'i Hitler'den intikam alırcasına asar keserken İslam âleminin tek yapabildiği "Yahudi Zalim... Arabi Muzlim!.." sloganları ile dünya kamuoyunun insafına, merhametine sığınmak oluyor! Dahası da var ama eski diplomatik kişiliğimiz yazmama izin vermiyor! Bu karışık ve karmaşık bölgede şimdilerde dünyanın tek en büyük ve güçlü devleti ABD. Yeni bir düzen kurmak hevesinde ve öyle görünüyor ki kararındadır. Bu şimdiki görünüşü ile ABD'nin Irak bataklığından zevahiri kurtararak sıyrılabilmesi için tek yoldur. Ama her taraf deve dikeni ve mayınla doludur. Bu umarım yeni bir acıklı macera olmadan savuşturulur! Bu fâni dünyada ne Bush, ne Chirac, ne de Blair kalıcı değildir!.. Ama siyaset âleminde de geçici olandan daha sürekli olana pek rastlanmamıştır. *** Bu haftaki yazımın başlığında yer alan papağana gelince, bugüne kadar gördüğüm papağanların en büyüğü idi. Mübalağasız bir hindi kadar vardı. Bizi karşılarken cıyak cıyak "Yine savaş var! Yine savaş var!.." diye bağırıp üzerimize yürüyordu. Bereket ayakları kalın bir zincirle bağlı idi. Sahibesi bir zarif Fransız kadını idi. Lokantasında bize de ev sahibeliği yapıyordu. Özür diledi. "Bu çok kalın kafalı bir yaratık! Ne zamandır ona "Artık savaş bitti, barış geldi!" demesini öğretmeye çalışıyorum ama bir türlü anlamak istemiyor. Hâlâ savaş devam ediyor zannediyor, demişti! Papağan hâlâ yaşıyor mu? Bilemiyorum ama şimdi düşünüyorum da akılsız dedikleri papağan sahibesinden daha "akıllı" imiş!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.