Siyaset ve kehanet!..

A -
A +

Siyasette kehanet olmaz ama hayal etmeden, bir amacı tasarlamadan da siyaset yapılmaz! Frenkler siyaseti, insanları, toplumları ve nihayet milletleri yönetmek, yönlendirmek olarak anlarlar. "Gouverner ç'est prevoir..." derler. Evet yönetmek, hükümet etmek her şeyden önce geleceği öngörmek demektir. Bu, dünyanın neresinde olursa olsun değişmeyen bir kuraldır. Bununla beraber her devlet adamında var olduğu farz edilen bu "öngörme" hassası veya hasleti sakın ola ki 'kehanet'e kadar uzanmasın. Aksi takdirde çok defa siyaset dediğimiz uğraş, tarihte örneklerini çok gördüğümüz "Siyaset ağacı"nda son bulur. *** Gregoriyen takviminin XXI. yüzyılının ilk beş yılını hayırlısı ile bitirdik. Yeni bir yılın başlangıcında âdettir. Dünya kamuoyu, her renk ve görüşteki yazılı, sesli veya görsel medya da eskisinin bir özetini çıkarıp yenisinde olacakların bir tahmini de kendi dilekleri istikametinde yan yana dizerler. Bu doğaldır. Bizde bu sefer yılbaşı ile Kurban Bayramı birbirine uzanıp karıştı. Yeni yılın ilk iki haftası bir "hay huy içinde" kaynadı gitti. Ama dünya yine de dönüyor! Dünyadaki belli başlı dergi ve gazetelerin içeriğine gecikerek de olsa şöyle bir göz attım. Aman yarabbi, bir yıl içinde gerçekleşmesi gereken ne kadar da çok olay varmış! Bunlardan bir kısmı önceden kararlaştırılmış rutin toplantılar! Geri kalanı temenniler ve beklentiler! Bu sonuncu bölümde kehanete kadar varabilecek yorum ve düşüncelere rastlanıyor. Bizim temennimiz, önce milletimizin hayrına olabileceklerin gecikmeden gerçekleşebilmesidir. Avrupa Birliği konusundakiler başta geliyor. Ama katılım müzakerelerine başlandığında AB başkanlığı Avusturya'nın elinde idi. Şimdi sıra Finlandiya'dadır. Bu bizi, Hükümetimizi rahavete değil, tam tersine bastırmaya zorlamalıdır. Aslına bakarsanız Avrupa Birliği şu sıralarda AB Müktesebatı denilen kağıttan bir kayık gibi bürokrat ve teknokrat durumundaki komisyon yönetiminde pupa yelken yol almaktadır. Bu bizim için bir fırsattır. Siyaset ise fırsatlardan faydanlanabilmek sanatıdır. AB Genel Sekreterliğine yeni bir ekip iş başına geldi. Gözlerimiz ve kulaklarımız Babacan ile onlara çevrildi. Bu yıl içinde beklentiler çok. Bazı yakın uzak ülkelerde seçimler serisi başlıyor. Hayırlısını dileyelim. Amerika, Irak bataklığından bu yıl içinde mutlaka kurtulmak ve sıyrılmak kararındadır. ABD askerini mutlaka önemli ölçüde Irak'tan çekecektir. Bunun yolu kendi ve dünya kamuoyunu başka yönlere çekmek için İran ve Suriye'ye saldırı gibi daha vahim olabilecek tasarılar bölgemizde kara bulutlar gibi dolaşır gibidir. Bu Türkiye bakımından Irak vakasından bile daha önemlidir. Irak'ın üçe bölünmesi hiç olmazsa kağıt üzerinde gerçekleşmeye doğru gidiyor. Ama tarih göstermiştir ki bu mümkün olamayacak ve ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar Kürtlerin ayrı bir devlet kurmaları asla yakın bir gelecekte gerçekleşemeyecektir. ABD'nin dopingi ile olabilse de uzun süreli olamayacaktır. Bir zamanların İran topraklarında denenen "Mehabat Cumhuriyeti"nden ileri gidemeyecektir, ayrıca İsrail'de Ariel Şaron sonrası durumu da bilinmeyenler kataloğuna eklenmektedir. Orta Doğu, Körfez'de Kuzey Afrika İslam ülkelerindeki huzursuzluklar bölgedeki durumu daha da vahamete götürmektedir. Temennimiz bu durumu patlatıverecek yeni maceralardan mutlaka kaçınılması istikametindedir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.