Türkiye'nin gündemi!..

A -
A +

Günümüzde Türkiye'nin gündemi iç ve dış politika konuları ile tıka basa doludur. Hükümet gelen giden ziyaretlerden kendi gündemine bir çeki düzen vermekte, bir öncelikler sırası oluşturmakta zorlanıyor. Bir taraftan merkezî hükümetin yükünü hafifletmek, öbür yandan mahalli idareleri güçlendirerek halkın işini kolaylaştıracak kanunu çıkartmak için gayret sarf ederken öbür yandan 19 Mart'tan önce Kıbrıs müzakerelerinde bütün zorluklara rağmen mutlaka bir sonuç almaya çılışıyoruz!.. Başbakan tam bu sırada Atina'ya resmi bir ziyarete hazırlanıyor. Orada bugün seçimler var yirmi gün sonra da bizde mahalli seçimler yapılacak... Çok sıkışık bir gündem içerisindeyiz!.. *** Bu arada pek çok fırsatlar kaçırıyoruz. Politika fırsatlardan faydalanmak sanatıdır derler. Bırakınız faydalanmayı eldekini kaçırıyoruz gibi geliyor bana!.. Buna bir örnek hemen yanı başımızdaki Irak gelişmelerine karşı takındığımız işleri rölantiye almak durumu ve tutumdur. Irak konusunda ilk günlerdeki tereddütler bir ölçüde izah edilebilirdi. Ama artık şimdilerde durum değişmiştir. ABD işgali önümüzdeki haziran ayında yönetimi Iraklılara, daha doğrusu Irak'taki Arap ve Kürtlere teslim edip geri plana ve sözümona "Büyük Orta Doğu" planının hazırlıklarına başlama sürecine girmiştir. Eski Musul, Kerkük ve Süleymaniye'deki Türkmenlerden ses seda yoktur. Yeni anayasa taslağında da esamisi okunmuyor. Buna karşılık ABD uygulamayı umduğu Büyük Orta Doğu bölgesini gerçekleştirebilmek için başlıca Türkiye ile İsrail'den medet ummaktadır. Konu ilk bakışta görülebildiğinden çok daha karışık ve çapraşıktır. Aceleye getirilmeden her noktasının iyice incelenmesini gerektirecek niteliktedir. *** ABD işgal altında bulundurduğu bu ülkeye artık keseyi açmış, milyarlarca dolar akıtmaktadır. Silahla, şiddetle elde edemediğini para ile daha kolay kazanabileceğini ummaktadır. Ülkenin yeniden kalkınması için açılacak ihale ve diğer alt yapı tesislerine sadece ABD ve Koalisyona giren ülkelerle sınırlandırılması kaydı kaldırılmıştır. Şimdi Fransa ve özelde Almanya, Irak pazarına yerleşmeye başlamışlardır. Türkiye hemen yanı başımızda bulunan bu pazardan gereği gibi faydalanabiliyor mu? Pek belli değildir. Kap kaç alışverişler bir sınır ticaretinden daha ileriye gidebilmiş değildir. Geçenlede iş almak isteyen bazı yabancı firmalar Kuveyt'te bir toplantı yaptılar. Buna Türkiye de katıldı. Sonuç ne oldu? Bilenimiz yoktur. İhaleler bu mevsimde aşure dağıtılır gibi ona buna veriliyor diyorlar. İşgalden sonra orada para da bollaşınca bir tüketim patlaması olması doğaldır. Bağdat'a gidenler anlatıyor. Saddam'ın devrilmesinden sonra ithal edilen ikinci el otomobillerin sayısı 250.000 imiş. Bu anlaşılır toplumsal bir psikoloji olayıdır. Vakti ile Demirperde yıkıldığında benzeri yaşanmıştı. Bizde hükümet trafikten çekilen ve plakaları teslim edilen otomobiller için markasına göre üç dört milyar liralık bir vergi muafiyeti ödüyor. Bu akıllıca bir tedbirdir. Ülkenin otomobil parkı yenileniyor ve imalat da bir bakıma teşvik edilmiş oluyor demektir.. Almanlar bu yoldan Irak'a bir deyime göre 200.000'den fazla kullanılmış araba satmışlar. Biz benzeri girişimlerden acaba istifade edemez miyiz? *** Medyadan öğrendiğimize göre bu yıl dış ticarette ihracatta 50 milyar duvarını aşmışız. Maşallah diyelim ama rehavete kapılmayalım. Çok girgin ve girişken bir ticaret bakanımız da var. Birkaç defa Irak'a gidip geldiğini de medyadan öğrendik. Ama sonunun ne olduğunu öğrenemedik. Boru hatları çok defa sabotaja maruz kaldı. Şimdilerde ne haldedirler? Bilmek ve öğrenmek isteriz. O boru hatlarının inşasında bu fakirin de emek payı vardır!.. Irak ile yapılan anlaşmada borulardan hiç petrol akıtılamayacak bile olsa senede şu kadar miktar taşınmış gibi bedelinin yine tahsil edilmesi gerekirdi!.. Onaları da özelleştirmeden bir öğrenelim dedik, kusur etti isek af ola!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.