“Caddede kocaman bir servis otobüsü duruyordu. Parktan öğrenciler gelmeye başladı...”
Yıllar önce bir video gösterisi izlemiştim. Galiba Amerika’da bir şehirdeydi. Bir okul servisi okul çıkışında öğrencileri adreslerine bırakıyordu. Servis otobüsü dörtlüsünü yakmış vaziyette durup öğrencisini indirme esnasında kamera çekiminde enteresan bir şey daha dikkat çekiyordu. O caddede servis otobüsünün önündeki, arkasındaki, o caddeye bağlanan yoldaki bütün araçlar otobüs ile birlikte duruyor hareket etmiyordu. Otobüsten öğrenci iniyor, gideceği evin bahçesinden içeri giriyor veya velisi karşılıyor. Otobüs kapıyı kapatıp yerinden hareket ediyor ondan sonra diğer araçlar da hareket ediyordu...
Burada sadece otobüs şoförünün değil bütün şoförlerin aldığı bir eğitim söz konusu olmalıydı. Okul ve öğrenci olduğu yerde ilk önce öğrencinin can güvenliği... Diğer her iş ondan sonra...
Nereden mi geldi aklıma bu okul servisi ve trafikteki öğrenciyle gösterilen hassasiyet...
Geçen gün Marmaray hattında bir istasyona doğru yürüyordum. Park gibi bir yerden geçiyordum. Caddenin karşısında park etmiş kocaman bir servis otobüsü duruyordu. O ara parkın içinden bir cıvıltı gelmeye başladı. Baktım başlarında iki üç öğretmen olduğu hâlde bir veya iki sınıf dolusu ortaokul öğrencisi...
Çocuklar güle oynaya ama belli bir disiplin içinde parkın kenarına geldiler. Öğretmenler büyük bir fedakârlıkla yoldan geçen araçların yavaşlamasına çalışıyor, bir yandan da kazara bir çocuğun kontrolsüz caddeye atlamasına engel olmaya çalışıyordu. Bu arada caddeden araçlar da hızını keserek çocukların arasından geçip gidiyordu...
Öğretmenler pürtelaş içinde, çocuklar tembihli, araçlar hızını azaltmış hâlde geçerken yaklaşık otuz kırk öğrenci karşı kaldırıma park etmiş büyükçe servis otobüsüne binmeye başladılar...
İnanın ne oluyor ne olacak gibisinden durup dinlemedim... Ama yaklaşırken otobüsün şoförüne öğretmenlerin bir şeyler söyleyip dert yandıklarını fark ettim. Sanki “Niye buraya geldin? Neden bizi almadın? Bu ne hâl böyle?” gibi çıkışıyorlardı... Benim yaklaştığımda şoförün onlara verdiği cevabı işittim ama:
“Tamam hocam çocukların can güvenliği ama aracın can güvenliği ne olacak?” diyordu. Yani şoför aracını söylenen yerde park edememiş açıkta da duramayıp gelip burayı ancak bulabilmişti. Başka bir şey söylemeye gerek var mı bilmiyorum!..
Davut Özdemir-Ümraniye