“Sabahı kıldım, bir şeyler atıştırdım ve hemen rüyada bildirilen bilginin peşine düştüm...”
2024 yılında, yılbaşına 5 gün filan var iken ağabeyim Şaban Ören ile Devrek’te karşılaştık. Oturup konuştuk. Hatta yemek yedirme teklifinde bulundum. “Tokum” diye kabul etmedi. Aradan çok kısa zaman sonra damadını gördüğümde İstanbul’a gittiğini söyledi.
Ben de köylerde yalnızlık sıkıntısı çektiğini, gidişinin doğru olduğunu söyledim, o da ne? Cereyan eden son durum akabindeki gecenin 4 sularında uyanıklık-uyku arasındaki bir halle bana abim Şaban Ören’in ölüm haberi veriliyordu. Sabah namazını kıldım, bir şeyler atıştırdım ve hemen rüyada bildirilen bilgi peşine düştüm. Öncelikle amca oğlunun çay ocağına yaya ulaştım. Hasan’a haberleri sordum. Ne demek istediğimi anlayan Hasan “cenaze yok, ölecek var…” dedi.
İnşallah yanılıyoruz diye temennide bulundum. İhtimal, verilen haber, günler sonra da gerçekleşebilirdi. Zira bu tür haberlerin bir yıldan fazla zamanda da gerçekleştiği oluyordu. Haber vereni yazmıyorum. Nitekim 1999 Gölcük Depremi, haberi verildikten 1,5 yıl sonra gerçekleşmişti. Bana verilen bu haberin de er-geç vaki olacağını düşünür oldum.
20 Ocak 2025 saat gece 12’yi çok az geçmişti. Beklemediğim bir telefon geldi: “Abin Şaban vefat etti.”
Çoğu ölüm haberlerinde olduğu gibi inanamadım. Bazen şakadan ölüm haberleri söyleniyor diye düşündüm. Telefonumda numarası olan yakınlarımdan bazılarını aradım. Ölüm haberi doğru idi. Doğruluk payı yüksek, daha net olan uyanıklık ve uyku arasında verilen bir haber daha gerçekleşmiş oldu.
Şaban Abimi 20 Ocak 2025 tarihinde defnettik. Aynı günde büyük teyzemin oğlu da vefat etmişti. Büyük teyze oğlunu öğle namazı sonrasında, Şaban Abimi de ikindi namazı sonrasında defnettik. Mahallelerin uzak olması nedeniyle böyle karar alınmıştı. Nedendir bilemiyorum. Yüzlerle ifade edeceğim cenazelere katıldım. Birden fazla akraba cenazesinin aynı gün içinde defnine çok sayıda şahitliğim oldu. İki yakınıma, öz ve torun kardeşlerime ve tüm vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum.
Yukarıda anlattığım türden haberlerin ispatı istenir, isteyenler haklıdır. Tüm insanlık hayatında bu tür haberlerin ispatı istenmiştir. Bu haberin ispatı; kameralardan geçişim, Hasan’a sormam, doğruluk üzerine istenilen yeminlerim, geçmişte benzerlerini anlatmam ve ayrıca istenildiğinde benzer çok sayıda anlatımlarımın olacağıdır...
Bayram Ören-Devrek/Zonguldak
Ünal Bolat'ın önceki yazıları...
Harıka