“Eğer bu defa da beni kandırırsan, bir daha yüzüne dönüp de bakmam. Bilmiş ol!..”
Arabasına otostop yaparak bindiğim beyefendinin anlattıklarını paylaşmaya bugün de devam ediyorum...
"Allaha şükürler olsun işimde ve özel hayatımda helali haramı ve Allah korkusunu her zaman hisseden, yaşayan biri oldum.
Bu defa, hanıma yaptığım haksızlıklar ve yavrumun boynu bükük kalmasından dolayı duyduğum vicdan azapları beni yiyip bitirmeye başladı.
Bu defa içkiyi bırakmış birisi olarak yalvarmalıydım hanıma. Demeliydim ki: 'İnan ki seninle dalga geçmiyorum. Önceden sarhoş birisiydim. Söz versem de sözümde duramıyordum. Ama artık alkol almıyorum. Eski hâlime geldim. Bana son bir defacık fırsat ver. Bir kere olsun buluşup konuşalım. Beni anlayacaksın. Eğer bu defa da sözümde durmazsam söz bir daha yüzüme bile bakma!'
Dedi ki: 'Sen benimle dalga geçmekten zevk alıyorsun. Ama vicdanın rahat olsun. Çocuğum boynu bükük olmasın diye bir defa daha senin teklifini kabul ediyorum. Eğer bu defa da beni kandırırsan, bir daha yüzüne dönüp de bakmam. Bilmiş ol!' dedi.
'Tamam!' dedim. Çünkü artık eskisi gibi değildim...
Ve o gün geldi... Anadolu yakasında verdiği adreste buluşmak üzere randevulaştık. O gün en temiz kıyafetimi giydim... En iyi duygularla kalbimi süsledim... Buluşma saatine iki saatte gidebilirdim. Ben üç saat önceden yola çıktım...”
Ben merak içinde adamın anlatmasını beklerken gözleri dolup geldi:
“Ama azizim inanır mısın, güzergâhımızdaki yolda bir yol çalışması varmış. Trafiği tek şeride indirmişler. O yıllarda cep telefonu da yoktu. İki saat boyunca trafikte dura kalka hanıma verdiğim randevu saatine yetişemedim. Yarım saat sonra buluşma yerine gittiğimde hanım yoktu. Oturup hüngür hüngür ağladım. Şimdi hanımıma ne cevap verecektim? Ah bilsem sabahın erken saatinde yola çıkmaz mıydım? Ben nereden bilebilirdim yol çalışmasına başlanacağını?..
Boynu bükük oradan uzaklaşıp eve döndüğünü tahmin ettiğim bir saatte evlerini aradım. Telefonuma cevap dahi vermedi. Olmadı evlerine kadar gittim. Kapıyı bile açmadı. Aracı gönderdim olmadı. Bilmiyorum bana bir daha şans verecek mi? Çocuğumun hatırına affedecek mi? İşte bu sebeple ne zaman yolda bir el eden görsem hemen arabama alıyor hiç olmazsa onların benim gibi yanmasını istemiyorum...”
Mehmet B.-İstanbul