“Sorarım size onca zulmün onca acının içinde hâlâ keyifli hâlde ahlaksızlık akan o kanalları rahatça nasıl seyrediyorsunuz? Sizin ahlaki değerlerinize, İslamiyet'in ahkâmına dil uzatan edep dışı bu diziyi seyredenler! Sizlere sesleniyorum. Sizinle dalga geçen, sizi bir böcek gibi ezen bu dizileri izlemeye devam ettikçe o taştan daha katı olan kalbiniz hiçbir zaman yumuşamayacak. O kör olan gözleriniz hiçbir zaman açılmayacak! Bu diziyi RTÜK'e şikâyet etmek, tepki göstermek hepimizin elinde iken biz hâlimizden habersiz uyuşmuş beyinlerle etrafta dolanıyoruz!
Bu yeni dizi malum kanalda oynuyor, izlenmeleri milyonları aşmış, uyuşmuş beyinler Müslüman kardeşlerinin bombalanmasından habersiz, dini ile alay edilen diziyi ayak ayak üstüne rahatça seyrediyor. Biz akıllanmaz mıyız efendim? Ben bunları yazarken hayâ ediyorum. İnsanlığın geldiği bu noktadan utanıyorum. Uyan ey beyni ekrana bakmaktan uyuşan kardeşim. Kendine gel! Biz böyle yaptıkça dünyadaki bu zulümler, kaoslar bitmeyecek. Dinine sarıl, kendi uyuşmuş beynine bir can suyu ver. Etrafına bak, Müslümanların yaşadığı zulmü ve sıkıntıları gör. Kendine çekidüzen vermezsen sıra sana da gelecek! Bir gün o bombalar senin evine de isabet edebilir, sevdiklerin gözünün önünde bir bir vefat edebilir. Şu dünyanın akışına kendini kaptırıp senin dinî değerlerine senin ülkende senin evinde dil uzatanları izlemekten vazgeç! Şuurlu ol, kendine uygun nice yayınlar var, onları izle.
Evlatlarımızı, gençlerimizi uyandıracağız. İyiliğe kürek çekenlerden olacağız. Kötülük safında onların safını çoğaltmayacağız. Lütfen bu televizyonlardaki dizileri izlerken seçici olalım. Toplum bu hâle gelmeseydi zaten böyle programlar yayınlanacak cesaretleri olmazdı. Ne hâle geldik ki bu dizileri rahatça izleyenler var. Uyan ey kardeşim, geç olmadan uyan!..
Âmine Kübra Salar
Kayboldum Gazzeli bir çocuğun gözlerinde,
Bir hayal arıyorum karanlığının içinde...
Boş, ıssız ve renkler solmuş düşünde,
Korku, acı, elem kovalıyor, peşimde ...
Ah çıkabilsem o gözlerden iki damla yaş olup,
Yağsam küffarın üstüne Ebabil'in attığı taş olup,
Saplansam zulmün kalbine yayından çıkmış ok olup,
Konsam Mescid-i Aksa'ya özgür bir kuş olup...
Ellerimizi açtık dua ederiz ya Rab,
Zalimin zulmünü kaldır, eyle bizi af...
Âciz kullarınız sen eyle imdat,
Resulün hürmetine ümmeti eyle abat...
Rumuz: Ayşe Gülden
Din büyüklerimiz buyurdular ki: "Gül sunan bir elde daima biraz gül kokusu kalır. Ölümün bizi nerede beklediği belli değil, iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim. Bu ayda yapılan dualar kabul olur. Âmin deyin bakayım. Ya Rabbi, Cennette de böyle beraber eyle. Âmin. Hayırlı olsun, mübarek olsun. Rabbim inşallah oruçlarımızı kabul eylesin. Ramazan-ı şerif için ne söylesek azdır ama yine mutlaka bir şey söylemek lazım ise, ki lazım; onu Said (Arvas) Abi'den naklen söyleyeyim. Hazret-i Ali (radıyallahü anh) buyurmuş ki: 'Eğer Allahü teâlâ bu ümmeti affetmek dilemeseydi, Ramazan-ı şerif ayını vermezdi.'
Ramazan-ı şerif ayının, bu ümmete, bu Müslümanlara nasip olması, nimetlerin en büyüklerindendir. Çünkü her günü bayramdır.”
Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...