Çocuklarımızı ne kadar koruyoruz?

A -
A +

Günümüzde internet üzerinden bilgi edinen çocuklar, bilginin kaynağının doğruluğunu araştırma gereği duymuyor. İnternet ‘doğru’ kullanıldığında fayda sağlar. Zararlı içerikler özellikle çocukları ruhsal ve zihinsel açıdan olumsuz etkiler.

 

Çocuklarımızı herhangi bir kavganın ortasında bırakmak istemeyiz ama sosyal medyada kontrolsüz şiddet görüntüleri, müstehcen içerikler vb. hatırımıza geliyor mu? Sokakta yabancı biri çocuğumuzu takip etse dehşete düşecekken, yabancı birilerinin çocuklarımızın sınırsız erişimi olan sosyal medya hesaplarını takip etmesini, nasıl sorun etmiyoruz? Çocuklarımıza internet kullanımında zaman yönetimi, içerik sınırlaması, ekran denetimi gibi önemli bilgi ve becerileri kazandırmamız onları korumanın yollarından birkaçı olabilir.

 

Düşünün ki, evinizde ailece otururken çocuğunuz eve hiç tanımadığı veya tanımadığınız birini alıyor. O kişi çocuğunuzla istediği gibi iletişim kuruyor ve siz ona kim olduğunu asla sormuyorsunuz. Ahlakını, cinsiyetini, amacını, inancını bilmediğiniz kişi sizi rahatsız etmiyor! Sizce bu normal mi?

 

Bilinçsiz ve kontrolsüzce çocukların eline verilen telefon, tablet ve bilgisayar ile evinize her gün tanımadığınız yüzlerce erişimin girdiğinin farkında mısınız? Çocuğunuzun güvenli kalesi olması gereken evinizin duvarları, sanal dünyanın tehlikeleriyle yıkılmaya çalışılmaktadır.

 

Kontrolsüz internet kullanan çocuklar, her an tehlikeye açık hâlde, video oyunlarının içinde sanal hayatlar kurmaktadır. Oluşturdukları sanal karakterlere büyük anlamlar yükleyen çocuklar, bağımlılığa aralanan bu kapıdan geçince gerçeklik algılarını büyük oranda yitirmeye başlamaktadır. Ekran bağımlılığı göz ardı edilemez bir sorun olarak hayatımızda yer almaktadır. Ekrandan gözünü ayırmadan yemek yiyen, uykuya dalan çocukların günlük aktiviteleri çoğunlukla hareketsiz geçmekte ve birçok gelişim bozukluğuna zemin hazırlamaktadır.

 

     Asu Can

 

 

ŞİİR

 

 

          Bedel

 

 

 

Mürekkebimi çaldım yine kâğıtlara masmavi

 

Satırlarımda bıraktığım şeylerin hepsi manevi

 

Sabır çekiyorum ama geçmiyor bir türlü kasveti

 

Ne kadar yazsam da bitiremedim içimdeki hasreti

 

 

 

Nefes almaya yeter mi yüreğim sence?

 

Her şey üstüne üstüne gelirken bu gence

 

Yapayalnız geçerken hüzün dolu her gece

 

Anlatmaya yeter mi vurdumduymaza bin hece?

 

 

 

Sen çekersin cefaları ama değeri bilinmez,

 

İyimser olursun da yapılanlar akıldan silinmez.

 

Cezası kime kesilir acep bu kötülüğün görünmez,

 

Her göz görürken iyiliği de yine de takdir edilmez.

 

 

 

Herkes oynar körebeyi yakalamak için sevinci

 

Amma velakin kırıp döker etrafındaki her şeyi

 

Farkına varmaz gözlerini açmadıkça benliğini,

 

Hatalar gösterir ki masumlar öder hep bedelini

 

     Hakazim

 

 

MERAKLI BİLGİLER

 

 

KAŞALOT: Balinagiller familyasındandır. Okyanuslarda yaşar. Yaklaşık 18 metre boyunda, 50 ton ağırlığındadır. Dev mürekkep balığı ve ahtapot avlar. Ömrü 80 ila 90 yıldır. Çeşitleri, tek türdür. En büyük dişli balinalardan birisidir. İspermeçet balinası olarak da bilinir. Erkeğinin boyu bazen 20 metreye ulaşır. Yalnız alt çenelerinde normal dişler bulunur. Boğazı bir insanı rahatça yutabilecek genişliktedir. Bütün okyanuslarda kaşalotlara rastlanır. Başlarında büyük bir boşluk bulunur. İçine ispermeç ve yağ depolar. Sırtı siyahımtrak, karın kısmı külrengi, ak olur. Zıpkınlı toplarla donatılmış balina avcı gemileriyle avlanırlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.