Meçhul bir şairin serzenişi

Bir gün, Suriye sokaklarında çekilmiş bir fotoğraf yansıdı haberlere. Bu defa mermi izleri, kan lekeleri yoktu fotoğrafta. Arapça yazılmış bir cümle vardı. Bir cümlelik bir şiir. Meçhul bir şairden. Suriye'de, bombaların, tankların, silah seslerinin susmadığı ülkede.

 

"Bir gün savaş bitecek ve ben şiirime geri döneceğim"

 

İsyan yok, intikam yok, lanet yok, kin ve adavet yok bu cümlede. Sessiz bir serzeniş var belki de. Bir umut kırıntısı, naif bir beklenti.

 

O kadar çok şey anlatır ki bu cümle anlayana... Meçhul bir şair tarafından yazılmıştır Suriye duvarlarına. Bu meçhul şair, şiirime döneceğim derken aslında kendi özüne, kendi hayatına, kendi ülkesine, kendi ailesine dönmek istemiş.

 

Bir sabah kahvaltısı sonrası, kızartılmış bir ekmeğe yağ sürerek oğluna verirken... Sıcak çaydan yayılan dumanlar eşliğinde yazmak istemiştir şiirini belki de.

 

Belki bir sarı sonbahar mevsiminde yazmak istemiştir şiirini. Bombalar, mermiler düşerken değil de sararan yapraklar düşerken...

 

Belki ırmaklar akarken yazılmak istenmiştir şiir, şair tarafından. Kan ve gözyaşları akarken değil. Böyledir şairler. Öyle bir cümle sarf ederler ki, okuyanın beynine bir kıymık gibi batar. Gün boyu dolaşır beyninizde. "Bir gün savaş bitecek ve ben şiirime geri döneceğim"

 

Şiire geri dönmek? Çocukluğuna, gençliğine, hayatına, kaderine dönmektir aslında. Anlaşmazlıklar, savaşlar, kavgalar içinde yitip giden günlerine. Yaşanmadan geçen yıllarına dönmektir aslında şiire dönmek. Suriye'de, Gazze'de şiire dönmek demek barışa dönmek demektir aslında. Özgürlüğe, huzura dönmek...

 

Ey şiirini nakış gibi duvarlara işleyen Suriyeli meçhul şair. Umudunu yitirme, bir gün şiirine geri döneceksin. Belki bu dünyada belki de ahirette... Bir şair dostundan selam olsun sana. Selam olsun...

 

İsmail Aybey-Manisa

 

 

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

Allah'ın izniyle

 

 

Filistin, Doğu Türkistan, Arakan

 

Bitecektir zulüm ama ne zaman?

 

Ümmet şuuruyla çalıştığın an,

 

Gelecek zafer Allah'ın izniyle.

 

 

 

Kaç vakittir uyudun artık yeter,

 

Ayağa kalkın haydi nefer nefer.

 

Mümin düzenleyince bir sefer

 

Galebe çalar Allah'ın izniyle.

 

 

 

Tüm dünya hep seni bekler mücahit,

 

Ahlaklı duruşuna herkes şahit.

 

Bu yolda ya gaziyiz ya da şehit,

 

Fetihler gelir Allah'ın izniyle.

 

 

 

Bu yolda çekeceğin her bir çile,

 

Destan olup yazılır dilden dile,

 

Doğudan batıya Meriç'ten Nil'e,

 

Zulümler biter Allah'ın izniyle.

 

 

 

Yürü yiğidim başlasın o asrın,

 

Girilsin gediklerden akın akın.

 

İslam sancağı dalgalandı bakın,

 

Deriz yakındır Allah'ın izniyle.

 

 

 

Ecdadın asrından bize selamsın,

 

Fethi hatırlatan kutlu kelamsın,

 

Ümmetin beklediği o adamsın,

 

Yolun açıktır Allah'ın izniyle.

 

 

 

Muhammed Ali Türegün – Kütahya-Gediz

 

 

 

 

 

 

BİTKİLERİN DİLİ

 

 

Isırgan otunun faydaları: Geniş spektrumlu sağlık yararları olan bir bitkidir. İçeriğindeki C vitamini ve antioksidan bileşenler sayesinde bağışıklık sistemini destekler. Vücudun enfeksiyonlara karşı korunmasına yardımcı olur. Isırgan otunun en önemli özelliklerinden biri, iltihap önleyici etkisidir. Bu özellik, romatoid artrit gibi kronik enflamatuar hastalıkların semptomlarını hafifletmeye yardımcı olur. Cilt sağlığı üzerinde olumlu etkiler gösterir. Özellikle egzama, akne ve sedef gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisinde destekleyici olarak kullanılır. Cildin daha sağlıklı ve genç görünmesini sağlar. Böbrek fonksiyonlarını destekler ve vücuttaki fazla suyun atılmasına yardımcı olur. Bu sayede idrar yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde etkili olur. Demir açısından zengindir. Demir eksikliğine bağlı aneminin tedavisinde destekleyici olarak kullanılır. Hemoglobin üretimini artırarak kansızlığın semptomlarını hafifletir. Sindirim sistemi üzerinde de olumlu etkiler sağlar. Mide ve bağırsak sağlığını destekler, gaz ve şişkinlik gibi sindirim sorunlarının giderilmesine yardımcı olur. [https://www.anadolusaglik.org ]

 

 

 

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...