Teknolojiyi doğru kullanmak

Eğitimde teknolojinin yeri tartışılmaz bir hâle geldi. Ancak teknolojiyi sadece dijital materyallere ulaşmak için değil, aynı zamanda yeni bir şeyler keşfetmeyi, ortaya çıkarmayı artıran bir araç olarak kullanmak gerekir. Örneğin, yapay zekâ ve kodlama gibi yenilikçi teknolojiler, öğrencilerin çağın ihtiyaçlarına uygun bir şekilde yetişmesine imkân tanır.

 

Ayrıca, dijital dünyada gençlerin karşılaştığı risklere karşı bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı, teknoloji bağımlılığını önleyici programlar geliştirilmelidir. Teknolojiyi doğru kullanan bir gençlik, geleceğin liderlerini yetiştiren bir toplumu oluşturacaktır.

 

 

Eğitimde Eşitlik ve Fırsat Adaleti

 

 

Eğitim, bir insan hakkıdır ve bu hakkın tüm bireylere eşit bir şekilde sunulması gerekir. Ancak kırsal bölgelerdeki ve dezavantajlı kesimlerdeki gençlerin, şehir merkezlerindeki akranlarıyla aynı fırsatlara sahip olmadığını biliyoruz. Bu eşitsizliği gidermek için devlet destekli projeler, burs imkânları ve dijital altyapının güçlendirilmesi gerekmektedir.

 

Ayrıca, eğitimde fırsat eşitliği sadece ekonomik anlamda değil, cinsiyet eşitliği açısından da sağlanmalıdır. Kız çocuklarının eğitimine özel bir önem verilmesi, toplumsal dönüşüm açısından son derece önemlidir.

 

 

Sonuç: Umut ve Eylem Birlikte Hareket Etmeli

 

 

Eğitim, gençliği olumlu yönde değiştirmek için en güçlü araçtır. Ancak bu değişimi hayata geçirmek için toplumun tüm kesimlerinin iş birliği içinde olması gerekir. Eğitim sistemini sadece eleştirmek değil, çözüm önerileriyle katkıda bulunmak da önemlidir.

 

Unutmayalım ki, gençlik bir toplumun geleceğidir. Onlara sunacağımız güçlü bir eğitim sistemi, sadece bireysel başarılarını değil, toplumsal refahı ve dünyayı daha yaşanabilir bir yer hâline getirecektir. Gençlerimizi geleceğe hazırlamak için yapacağımız her yatırım, yarınlarımıza umut olacaktır.

 

     Emre Tingiroğlu

 

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

     Düne dair

 

 

Dünü dünde unutma,

 

Hatırla zaman zaman.

 

Her ne varsa dünde var,

 

Edebinle faydalan.

 

 

 

İşin gerçeği şudur:

 

Bugünün kökü odur,

 

Bilene doğru budur,

 

Doğrudan sapma aman.

 

 

 

Dinleyenedir hitap,

 

Hitaptan korkan bitap,

 

Dün, kıymetli bir kitap,

 

Kıymet bilen kahraman.

 

 

 

Derler dünya bir gündür,

 

İşte o da bugündür,

 

Mazin ile övündür,

 

Atinle ol şâdıman.

 

 

 

     Durdu Şahin/Şair-Yazar

 

 

 

ESKİMEZ KELİMELER

 

 

AYAN: Gözle görülür bir şekilde açık ve belli olan. Âyan: 1. İleri gelenler. 2. Meşrutiyet dönemlerinde danışma meclisi niteliğindeki Âyan Meclisi üyeliği yapmış kimselerin her biri.

 

UMDE: 1- İlke, prensip. 2. Dayanılacak, güvenilecek kimse veya şey, destek, dayanak.

 

DERPİŞ: Öngörme, göz önünde tutma, aklından geçirme.

 

KUTLU: Uğurlu, mübarek.

 

ŞADIMAN: Sevinçli, şâd, mesrur.

 

NİHAYET: 1. Son 2. Sonunda 3. Başka bir şey değil.

 

MAHREM: 1. Yakın akrabadan olduğu için nikâh düşmeyen (kimse). 2. Gizli. 3. Sırdaş.

 

NAMAHREM: 1. Evlenmelerinde yasa bakımından sakınca olmayan (kadın ve erkek). 2. Yabancı.

 

LİBAS: Elbise, giyecek şey.

 

KEZA: Aynı biçimde; kezalik.

 

 

 

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...