Yanlış yapma hakkı: İnsan olmanın özeti

A -
A +

Merhabalar Sevgili okuyucularımız: Hayatımızda yanlış yapmaktan hem çekinir hem de korkarız. Oysa yanlış yapmak da insan olmanın en doğal hâlidir. İnsan, yanlışlarıyla büyür, olgunlaşır ve kendini tanır. Hata yapmak zayıflık gibi görülse de insanlar toplum içinde mükemmel görünmek için çabalamakta. Bu durum, yanlış yapmanın getirdiği öğrenme fırsatını da elimizden alıyor. Oysa hatalar, hayatın öğretmenleridir.

 

Yanlış yapma hakkı, aslında özgür iradenin bir sonucudur. İnsan, diğer varlıklardan farklı olarak doğru ve yanlış arasında seçim yapma yeteneğine sahiptir. Bu yetenek, hata yapma ihtimalini de beraberinde getirir. Ancak bu, bir zayıflık değil, bir imkândır. Yanlış yaptığımızda, nerede hata yaptığımızı anlayıp daha iyisini yapma şansına sahip oluruz. Hatalar hem kendimizi hem de çevremizdekileri daha iyi anlamamıza yardımcı olur.

 

İslam dini, yanlış yapma ve bu yanlışlardan dönme üzerine derin bir hoşgörüye sahiptir. Günümüzde pek çok insan, yanlış yapma korkusuyla hareket ediyor. Bu korku, cesaretimizi kırıyor, bizi risk almaktan alıkoyuyor. Oysa hayat, denemelerle ve bazen de yanılmalarla ilerler. Thomas Edison’un ampulü keşfetmeden önce yüzlerce kez başarısız olduğunu hatırlamak gerek. Bu yanlışlar olmasaydı, bugün bildiğimiz ampul asla var olmayacaktı.

 

Kendi hayatımızda da yanılgılarımızı birer başarısızlık değil, birer deneyim olarak görmeliyiz. Yanlış yapma hakkımızı reddetmek, öğrenme ve gelişme hakkımızdan da vazgeçmek demektir. Kimse mükemmel değildir. İnsanların yanlışlarını anlayışla karşılamak, toplumsal huzurun anahtarıdır. Önemli olan, hatalardan ders çıkarıp daha iyi bir insan olmaya çalışmaktır. Yanlış yapma hakkımızı sahiplenmek, insan olmayı kabul etmek demektir. Hem kendimize hem de çevremizdekilere bu hakkı tanıyalım, daha anlayışlı ve daha güçlü bir toplum oluruz.

 

     Tuğba Özönal

 

 

ŞİİR

 

 

     Aman dikkat!

 

 

 

Göz görmüş dünya güneşini

 

Akla pay yoksa beyhudedir

 

Gönül körse, vuslat incisine

 

Gündüzün güneşi nafiledir

 

 

 

İçi boş yelkensiz rüzgârdadır

 

Fâni yokluk, daha ne uğraştadır

 

Baki varlık, kalp atışı arştadır

 

Arşın içinde belki hep nazdadır

 

 

 

Her ateş güneş değil kanma

 

Gönlüne, her ısıtanı yâr alma

 

Belki nefis ağlatır, Leyla sanma

 

Hakka ağla sultan bulur seni.

 

 

 

Sen seni bulmadan bul bileni

 

Bekle kapıda çağırır elbet seni

 

Adem kafesinde bülbül eder

 

Ötersin gönlünde dertli dertli

 

 

 

Derman nice dertten olsun hasat

 

Vuslat hançeri kör tutmaz masat

 

Gemi delik değil kulağın mı delik

 

Sultana göster kendini, ona sat

 

 

 

Alıcısı çoktur nefsin zararına vermeyesin

 

Aşk yolu rahmana çıkar gevşemeyesin

 

Kandili muhabbet deryasından alan zatı

 

Dikkat et bir an bile aman kaybetmeyesin

 

 

 

          Yavuz Selim Bulut

 

 

KISA KISA...

 

 

PİLLER: Pilin iç direnci elektrolitin yoğunluğu ile ve sıcaklıkla ilgilidir. Elektrolitin yoğunluğu fazla ise iç direnci azdır. Sıcaklık artınca iç direnç artar. Bu pilin kendi içinde harcadığı güç bakımından önemlidir. Genellikle 0,1 ile 1 ohm arasında değişir. Bitik pillerin iç direnci büyüktür.

 

Piller hakkında pratik bilgiler: Piller daima taze satın alınmalıdır. Gereksiz yere bol miktarda pil alıp saklanmamalıdır. Çünkü zamanla bayatlar ve ömrü azalır. Saklanması icap ediyorsa, buzdolabı gibi soğuk ve serin yerlerde saklanmalıdır. Pillerin kutupları hiçbir hâlde birbirine değdirilmemeli, yâni kısa devre yaptırılmamalıdır. Aksi hâlde pil ömrünü kaybeder.

 

Uzun süre kullanılmayan cihazlardaki piller akarak, cihaza zarar verebilir. O hâlde uzun süre kullanılmayacak olan cihazların pillerini çıkarmayı ihmâl etmemelidir, geciktirmemelidir...

 

 

 

Yetenekli Kalemlerde önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.