Yaz aylarında ramazan

A -
A +

Geçenlerde bir sosyal medya paylaşımı gördüm. Malum, hazır ramazan gelmişken paylaşayım dedim. Efendim artık ramazan ayı bahara denk geliyor. Sosyal medya paylaşımında şöyle diyordu. Ramazanın yaza denk geldiğini gören çocuklar, ramazan bir dahaki sefer yaza geldiği zamanki çocuklar sizin çocuklarınız olacak. Daha sonra içimden “harbiden ha gerçekten de öyle” dedim. Kaba bir hesapla ramazan bir dahaki sefere 2040’lı yıllarda yaza gelmeye başlayacak. O yıllara ben 50’ye merdiven dayamış bir adam olacağım. Tabii Allah izin verirse.

 

Ne günlerdi onlar. Günler uzun olunca biraz zorlanıyorsun ama akşamın ayrı bir tadı oluyor. İftardan sahura kadar geçen sürede hiç uyumazdık. Zaten iftarla sahurun arası kısa olurdu. İftardan sonra hızlıca çaylar içilip koşa koşa camiye giderdik teravih namazı için. Cami teravih namazında kalabalık olurdu. Namazdan çıkana kadar zaten saat 23.00 olurdu. Mahalledeki bakkalın önünde toplanırdı millet. Başlardı hemen koyu sohbet. Sıcak yaz akşamlarında dondurmalar, gazozlar, kolalar havada uçuşurdu. En güzeli de sahura kadar muhabbetler, oyunlar, kendi aramızda geçen eğlenceler. Bizden biraz daha büyük olanlar. Yani liseye, üniversiteye gidenler. Bir otobüs durağında toplanıp kola, çekirdek eşliğinde futbol muhabbeti yapardı. Sahur da yapıldıktan sonra uykuya gelir sıra. Uyku dediğime bakmayın şöyle birkaç saat şekerleme. Çünkü sabah erken kalkılıp camiye Kur'ân kursuna gidilecek gözleri ovuştura ovuştura. Dahasını yazmaya satırlar yetmez. Mübarek ay ramazan yazın bambaşkaydı. Tabii ki her mevsimin kendine özel güzellikleri var. İnşallah daha çok ramazanlar görürüz. Daha çok ramazanlara kavuşuruz sağlıkla ve mutlulukla.

 

     Abdullah Karakoç

 

 

 

 

 

ŞİİR

 

 

     Kutlu misafir

 

 

Sen gideli gönül hanem virane,

 

Yeniden ihya et bizi ramazan.

 

Herkeste ayrı dert, ayrı terane,

 

Kaçtı ağzın tadı, tuzu ramazan.

 

 

 

Bereket kalmadı kazancımızda,

 

Nezaket kayboldu insanımızda,

 

Savaş, açlık, zulüm dört yanımızda,

 

Döndü insanlığın gözü ramazan.

 

 

 

Müslüman yazıyor kimliğimizde,

 

Her türlü entrika, üçkağıt bizde,

 

Dünya İslam ile dolacak sözde,

 

Kimsenin yok buna yüzü ramazan.

 

 

 

Gıyabî gamlanıp durma boşuna,

 

Böylesi cümlenin gelir işine,

 

Azrail pençesi iner döşüne,

 

İnşallah dövdürmez dizi ramazan.

 

 

 

     Mustafa Özkahraman

 

 

 

 

 

 

 

 

DUYGU DAMLASI

 

 

Herkes kendine yakışanı yapar: Toplum içinde herkesin farklı karakterlere, düşüncelere ve davranış biçimlerine sahip olduğunu görürüz. Kimi insan nezaketle yaklaşır, kimi kırıcı olur. Kimi yardım eder, kimi görmezden gelir. Aslında herkes, kendi kişiliğine uygun olanı yapar. Bir insanın yaptığı hareket, onun nasıl biri olduğunu gösterir. Örneğin, birisi yolda düşen birini kaldırıyorsa, o kişinin vicdanlı ve merhametli olduğunu anlarız. Ama bir başkası dalga geçiyorsa, onun karakteri de budur. Çünkü insan, içinde ne varsa onu dışarı yansıtır. Bu yüzden başkalarının yaptığı olumsuz davranışlara çok takılmamak gerekir. Bizi üzen, kıran, hayal kırıklığına uğratan insanlar olabilir. Ama unutmayalım ki herkes kendi değerini kendi belirler. Biz iyiliği seçersek, kalitemizi ortaya koymuş oluruz. Sonuç olarak, önemli olan bizim nasıl davrandığımızdır. Çünkü herkes kendine yakışanı yapar, biz de bize yakışanı yapmalıyız. Emre Tingiroğlu

 

 

 

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.