Ömer Söztutan

İktidardaki partinin milletvekili seçim bölgesinde halkı toplamış nutuk çekiyormuş... Coştukça coşmuş ama dinleyenlerde ses yok, soluk yok...

Yeşilçam filmlerinden birinde oyuncu olsaydınız, aşağıdaki olaylardan birini mutlaka yaşardınız...

Bahsedeceğim kitabın yazarı Salzman, araştırma yapmak için kırlara çıktığı rutin günlerinden birinde, çakıl taşları arasında güneşlenen yengeçleri görmüş...

Ünlü bir yönetici, "Bilmem gereken her şeyi, Nuh'un Gemisi'nden öğrendim" demiş...

Beni bıraktın ve kendi yoluna devam ettin... Senin için matem tutmayı ve uzaklaşan hayalini altından bir şarkı ile yoğrulmuş olarak kalbime yerleştirmeyi düşündüm...

Avrupa'dan gelen soğuk hava dalgası, ülkemizi etkisi altına aldı.. Yok abi, Avrupa bizi sevmiyor işte, kabul edelim artık...

Hemen konuya gireyim... Kemal Belgin'in yazılarını internetten okuyorum da; hemen hemen her yazısında 3-5 tane "Haaa" var...

Erkekler neden evlenir?...

Sen daha hayatı, sevgiyi, gerçeği, yalanı tanımıyorsun... Doğmak için sebebin ne bilmiyorsun... Ben sana anlatsam yaşadıklarımı, gördüklerimi, hayatı anlatsam yine de doğar mısın?...

Ebru Akel günün 24 saati ayakkabı değiştirse, 31 bin 688 yılda 1 trilyon ayakkabı giymiş olur...

(*Pazar hikayesi Netyorum'dan...) Jack, yavaşlamadan önce göstergeye baktı... Hız limitinin 50 olduğu yerde 73 ile gidiyordu ve son dört ay içerisinde dördüncü defa polis tarafından durduruluyordu... Bir insan nasıl bu kadar şanssız olabilirdi?...

(TGRT - İnci Ertuğrul Kamera Arkası...) EBRU T.: Siz Ekrem'in babası değilsiniz galiba, üvey annesisiniz...

Küçücük hatalarını büyütün, 3 gün kadar konu, sadece o hata olsun, tüm arkadaşlarınıza şikayet edin, yüz yüze görüşmezseniz bile telefon ederek şikayet edin. Sonra da ağlayın...

(Yörelerimizde kadınlar için söylenmiş atasözleri...) Rize atasözü; "-Karının iyisi ele girmez, kötüsü yere girmez..."

Bizim; "Haşlamalar... Taşlamalar..."ı yazan Yavuz İnal anlattı... Yaşanmış bir olay olarak biliniyor... Değilse de gününüz renklenir...

(Bu haftaki "Pazar hikayesi" diş doktoru Yılmaz Cebecioğlu'ndan...) Bir zamanlar, büyük ve güçlü bir ülkeyi yöneten kralının 4 eşi varmış... Kral en çok dördüncü eşini severmiş, bir dediğini iki etmez, her şeyin en güzelini en iyisini ona verirmiş...

(25. Yüzyıl Türk Uyarı Levhaları...) * Kurbanlık sibernetik organizmalarınızın titanyum kaplamalarını Türk Hava Kurumu'na bağışlayınız...

"-Herif ben ehdiyarladım, artuh iş yapamam... Gel eşşeği satah, oğlani everek de gelin alah... İşleri de ona yapdurah..."

KOÇ Davar-ül Kurban... BOĞA Sığır-ül Camış... İKİZLER Adem-ül Çift-i Aynen... YENGEÇ Mahluk-ül Böcekvari...

* Bir Sivaslı'dan diye yazdığın şiir, aslında Tokat'a aittir... Şiirde bahsi geçen birçok şeyin ismi, Sivas'ta kullanılmaz mesela... Yanlışlığı düzeltmenizi Aksaray Tokatlılar Derneği adına rica ederim... (Fevzi Eraslan)