Necmettin Batırel

Kazançlar ve gelirler artıyor, borsalar bayram ediyor. Endeksler zirve üstüne zirve yapıyor...

Kimse farkında değil, ABD son dönemde iki önemli adım attı. Kaya gazı üretimini arttırarak, petrolü düşürdü, Rusya'nın elini kolunu bağladı.. Bütçe ve borç tavanı krizi meydana getirerek, euro'yu tavana çıkardı, Avrupa'ya ağır bir darbe indirdi.

Türkiye iki bayramı bir arada yaşadı. Önce Kurban Bayramını idrak ettik. Ardından ABD'de bütçe krizinden kurtulduk.

BDDK kayıtlarına göre bankalar 15 milyar liralık tahsili gecikmiş alacağını, şirketlere devrederek, bilançolarını temizledi.

Gelirle tüketim arasındaki farka tasarruf denir. Tasarruf para biriktirme yeni yatırımlar oluşturmak için para ayırma bu parayı bankaya ya da faiz getiren başka bir yatırım aracına vererek ekonomide yeniden işlenmesini sağlamaktır.

ABD'de borç tavanını geçici olarak artıran bir uzlaşma sağlandığının açıklanmasının ardından satış gelecek.

ABD'de sisteme para girmesi için borç para lazım. 17 Ekim'e kadar çözüm bulunmazsa o zaman tehlike çanları çalar

Küresel piyasalarda ABD hükümetinin ne zaman açılacağına dair belirsizlik devam ederken, ortaya bir sürü uzman çıktı.

Global borsalar ekim ayının ikinci haftasına ABD belirsizliği ile başlıyor.

ABD Kongresi'nde Cumhuriyetçiler, hükümete harcama yetkisi verecek yasayı Obama'nın Sağlık Reform Yasası uygulamasını erteleme şartına bağlayınca ipler koptu

Cumhuriyetçilerle demokratlar bütçe üzerinde anlaşamadı, ABD kepenk kapattı.

Piyasalar açıklanan göstergelerle yoluna devam ediyor. Peki bunlar ne anlama geliyor.. Rakamları nasıl okumamız lazım.

Gündemin ilk sırasında ABD'de borç tavanı problemi var. 17 Ekim'e kadar artırılmazsa ülkenin temerrüde düşeceği konuşuluyor.

Dünya piyasaları dolarla yatıp dolarla kalkıyor. Yükseldiği zaman da düştüğü zamanda ortalığı yıkıp geçiyor.

ABD ekonomisi gerçekten istikrarlı büyüme potasına girdi mi? FED'in Bej kitap raporunda her ay aynı cümle (mütevazi ve ılımlı büyüme) var

Global borsalar "pastırma yazı"nı yaşıyor. ABD Merkez Bankası göstergeler henüz istenilen düzeye gelmediği için para musluklarını kapatmadı.

Faiz oranlarını yılsonuna kadar değiştirmeyeceğim, diyen Merkez Bankası sözünde durdu.

Merkez Bankası birinci önceliği enflasyona verdiği için faizler yüksek seviyesini koruyor.

Dünya siyasi, ekonomik, sosyal, her bakımdan büyük bir dönüşümden geçiyor ve bu süreçte zengin ülkelerin dünya ekonomisindeki payı azalıyor.

Suriye gerginliği hayali bir söylemle gündemden düştü.