Yılmaz Öztuna

Bütün devletlerin dış politikaları, Osmanlıca'sını da söyleyelim siyâset-i hâriciyye'leri, kutup oluşturan büyük devletle ilişkilidir, buna göre cereyan eder. Biz Cihan devleti diyoruz. Birleşik Amerika'dır. Japonya, Almanya gibi en zenginleri dahil, hangi devlet bana ne Amerika'dan, ben dış politikamı kendi bildiğim gibi yürütürüm diyorsa, tafra atıyordur, nâzikâne bir tebessümle mukabele buyurunuz.

Yeni Papa 16. Benedictus, 8 ay önce Figaro (Paris) gazetesinde çıkan demeçle, Türkiye'ye AB müzakere tarihi verilmesini önlemeye çalıştı.

Polonya meclisinin, Türkiye'nin 1915'te Ermeni soykırımı yaptığı iddiasını kabûl ettiğini öğrenince, kulaklarıma inanamadım.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 85. yıldönümüdür. 23 Nisan 1920 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi, Ankara'da açılmıştı. Niçin ve nasıl?

Almanya muhalefet partileri CDU ve CSU'nun federal meclis Bundestag'a verdikleri Ermeniler hakkındaki önergenin müzakeresi bugün Berlin'de başlıyor.

ABD, AB, İsrail ve Ermeniler'in biribirlerine bağlı veya ilişkili şekilde Türkiye'nin dış politikasındaki ağırlığını bir an bile unutmamak gerekiyor. Bunların birinde yapılan bir hata, bir aksaklık, bir eksiklik, bir beceriksizlik, bir yanlış adım, diğerlerini de derinlemesine etkileyecek güçtedir.

Nadir de olsa bazen çok geniş ufuklu gerçek fikir adamları politikada stratejik mevkilere otururlar.

Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac (Jak Şirak), birkaç gün önce bir Fransız televizyonunun canlı yayınında açık oturumda bilhassa genç Fransızlar'ın açık ve kesin sorularına muhâtab oldu.

Hafta sonunda Türkiye'nin nerede durduğu üzerinde bir kaç noktaya temas etmek istiyorum. Sayın Başbakan'ın zaten lüzumsuz olan Norveç ziyareti tatsız geçti.

Özal ve Demirel'in kalabalık politikacılar, bürokratlar, ilim adamları, iş adamları, medya mensupları ile dış gezileri, Türkiye'ye çok şey kazandırdı.

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika, Dışişleri Bakanımız Abdullah Gül'e şunları söylemiş: "Osmanlı Milletler Topluluğu kuralım. İngiltere Commonwealth denen Britanya Milletler Topluluğu'nu eski sömürgeleriyle kurdu. Biz Osmanlı'yı hiçbir zaman sömürgeci görmedik.

Erken seçim lâfı, zirvedeki isimlerce bile telaffuz edilmeye başlandı. Hem lehte, hem aleyhte olarak... Olur mu? demeyiniz, fazla şüyu bulursa, sonunda mutlaka vuku da bulur.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko, geçen hafta ABD Kongresi'nde kürsüye çıktı. ABD senatör ve milletvekillerine nutuk söyledi. Hürriyet kahramanı muamelesi gördü. Dakikalarca alkışlandı.

Washington'ın Türkiye'ye bakışı değişti. Çok değişti. Değiştikçe değişiyor. Türkiye'nin, stratejik müttefikliğine istidadı ve hevesi bulunmadığını sanıyorum teşhis ve tesbit etti.

Erken seçim, Sayın Başbakan'ın vurguladığı gibi, Türkiye'ye hiçbir şey getirmez. Çok şey götürür. Dengeler alt üst olur.

Prof. Dr. İlber Ortaylı, Topkapı Sarayı prestij başkanlığını kabul etti. Sarayın gene bir müdürü olacak. Ortaylı'nın mutlak emrinde çalışacak.

Dün, Başbuğ diye anılan Alparslan Türkeş'in ölümünün 8. yıl dönümü idi. Sevgi ve saygı ile anıldı. 12 Eylül 1980 darbesi, Türk milliyetçiliğini ezip geçmişti.

265. papa olan İkinci Jean Paul, 85 yaşında öldü. Tarihte en çok tahtta kalan 3. papadır. Yalnız ilk papa sayılan Saint Pierre'in 35 yıl ve 254. papa Dokuzuncu Pius'un 32 yıl (1846-1878) papalıkları, Jean Paul'ün 26 yıl, 6 ay, 11 günlük papalık müddetinden fazladır.

Milletvekili partisinin genel başkanı ile, istediği zaman baş başa, teke tek konuşmak ister. Genel başkanın başbakan veya muhalefet lideri olması durumu hiç değiştirmez. Milletvekilinin görüşme isteğine en kısa zamanda cevap vermelidir. En makul müddet, ilk 24 saattir.

Tarih terimlerini doğru kullanmak ve bugünkü anlamlarını doğru belirtmek gerekiyor. Yoksa milyonlarca kişiye yanlış şeyler belletmiş oluruz.