Naci Arkan

Dünkü Türkiye Gazetemizin spor sayfasındaki başlık neler anlatıyor neler... "Torunlarınıza anlatın..."

İnsanın gözlerine inanası gelmiyordu... Figo, Roberto Carlos, Raul, Hiero, McManaman, Morientes... Böylesine dünya futbol klasmanında üst seviyelerde kendisine yer bulmuş, yıldızlar ayağımıza gelmişti...

Lucescu'nun atlara benzettiği G.Saraylı futbolcular, dün gerçekten yerinde duramayan cinstendi... Bu maçın ertelenmeyişini gururuna yediremeyen sarı-kırmızılılar sanki birilerine mesaj verir gibiydiler...

Bazı filmler birbirine benzer... Kopyası olmasa bile, konusu itibariyle "Sanki biz bu filmi görmüştük" dedirtir insana... Gerçek anlaşıldığında ise, hiç bir taklidin fazla ömürlü olamadığı günümüzde, bir iki günlük "Beylikle" ait oldukları yere gömülürler...

Bu meslek gebermiş, ağlayanı yok... Bu meslek sokak çapulcularının eline kalmış, anlayanı yok... Bu meslek saygınlığını, itibarını yitirmiş, kimsede çıt yok...

Ligin zirvesinde hilesiz, hurdasız sefa süren F.Bahçe, bu sezonun en zor deplasmanında korktuğu uğradı...

Türkiye'ye gelmesi şanstı... Onu doyasıya izlememiz ve futbol zevkine kanmamız bulunmaz bir nimetti... 36 yaşın sınırındaki bir delikanlıdan öğrendiklerimiz yanımıza kâr kaldı... Ona doyduk, ona minnettarız, ona şimdi güle güle demek zorundayız...

Neydi o Milan maçındaki G.Saray... Tadı, anısı ve havası bambaşkaydı... G.Saray'ın futbolunun yudum yudum, hem de sindire sindire içimize sığdırmıştık... O G.Saray'la övünmüş, onu yere göğe sığdıramamıştık... Ya dün geceki G.Saray? Onu sormayın ve hatırlatmayın...

Bir zamanlar Beşiktaş dendi mi, akla ilk gelenler prensip, disiplin ve tutarlılıktı... Ve bir zamanlar "Ya bu deveyi güdeceksin, ya bu diyardan gideceksin" diye futbolcuların beyinlerine işlenen tembihler yüzünden çok canlar yanmıştı...

Hani bu G.Saray'ın pili bitmişti... Hani futbolcuların tümü paracıydı... Hani böylesine kritik maçın altından kalkamazlardı...

Ligin kaynayan kazanı Beşiktaş'ın dün gece kazandığına bakmayın siz... A.Gücü, yıllardır ligin ne dibine inen ne de tepesine çıkan bir takım... 18 takımlık ligde olsa da olur olmasa da...

Tarih 25 Ocak 2001 O gün Türkiye Gazetesi'nde şöyle bir yazıya imzamızı koymuşuz: "Bir yabancı ülkede, tribünleri de arkasına alıp, başkanını rezil eden Fatih Terim'in, bundan sonraki kariyeri ve hocalık yaşantısı da tehlikeye girmiştir...

Beşiktaş'ın kazandığı maçlara sözümüz yok... Ama bir de kaybettiklerine bir bakın... Bu takımda herkes bir alem...

Ve "2008 Olimpiyatı" evsahipliği için 5 kent gaza bastı... Kimisi, son model Jaguar ile, kimisi de 74 model Murat 124 ile gidiyor... Kimisi, haftaya bir olimpiyat yapılsa hazır, kimisi de bizim gibi maket, proje çalışmalarıyla gönül eğliyor...

Beşiktaş değil Riva'ya, bu kadro ile aya gidip kamp yapsa nafile... Scala taraftar tepkisinden korkup, takımını gözlerden uzak yerlere kaçırırken yiğidin de hakkını yiyordu...