Ömer Söztutan

"Küçükken televizyonu koyduğumuz dolabın yan tarafından televizyonun içine girerek folklor oynayanlara katılmayı hayal ederdim.

07.00: Açılış... 07.05: Can ataklı ile A'dan Z'ye...

Sadece, "Yaşayanın; iliklerine kadar hissederek yazdığı bir hikaye bu" diyerek verebilirim... Buyurun;

Bugün yapılması planlanan, "14 Şubat Sevgililer Günü" İstanbul Valiliği Afet Yönetim Merkezi'nden yapılan yazılı açıklama ile yoğun kar yağışı sebebiyle ileri bir tarihe ertelendi...

Çok güldüğüm hikayelerden biri... "Çürük bina" gündemi bitmeden vereyim...

Lig her geçen hafta biraz daha elektrikleniyor... Hakemler dövülüyor, futbolcular kovalanıyor, taraftarlar bıçaklanıyor...

-Japonya'nın Vissel Kobe takımıyla ilk maçına çıkan Beşiktaş'ın hırçın futbolcusu İlhan Mansız'ın rakibine diklenmesiyle ağzıyla-burnunun dağılması bir oldu...

Otobüse telaşla bir kadın bindi... Son derece üzgün bir hali vardı... Hani dokunsan ağlayacak...

Size daha önce Dehşet Neşet'ten bahsetmiştim... İzmir'in ünlü fizik hocası Neşet'in yeni hatıralarını, öğrencilerinin ağzından dinleyelim... Zaten yeni "Hababam Sınıfı" da beklendiği gibi çıkmamış...

Kanada'da bulunan bir Kızılderili köyünü sel bastığı zaman, hükümet kızılderilileri kurtarmak için helikopter göndermiş...

"Bu hikaye, üniversitemizin proflarından olan bir hocanın yazdığı kitabın önsözünde geçmektedir" diye göndermiş Enes Şenpeker...

Hal, Tavır, Eda ve Davranış Bilimleri Uzmanı... Güzel, sevecen ve farklı bir insan...

(Bu hikaye de Tolstoy'dan... Belki bayram günü bir işe yarar...) Köyün tek çesmesi başında üç kadın sıraya girmiş kaplarına su doldurmaktaymış... Kadınlar aralarında çene çalarken yanlarına yaşlı bir adam yaklaşmış ve kadınların konuştukları ile yakından ilgilenmiş...

(Seviyorum bu lisanı... O yüzden çok sık yer veriyorum... Azerbaycan'ın "mehebbet.com" adresinden sevgiliye mesajlar)

Santralden telefonu ısrarla bana bağladılar... "Abi işim var, uğraştırmayın" falan diye sallamak istiyorum;

Türkler'in uyanıklığından bahsedilir ya hep... Hatta denir ki; "Bu işlere kafa yoracağımıza, ilime-bilime yorsak uzaydaydık şimdi"... Öyle midir gerçekten?... Hiç şüphem yok ki, öyledir...

Kıza bir partide rastlamıştı... Harika bir şeydi... O gün peşinde o kadar delikanlı vardı ki... Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti...

İnsanlığın en çok merak ettiği, yollarını gözlediği buluş, nihayet piyasada... Efendim yalanı bir bakışta anlayan gözlük çıkmış... Kim bilmek istemez karşıdakinin yalan söyleyip söylemediğini?.. Aldım bir tane, taktım gözüme... Bir günde ne yalanlar işittim, ne yalanlar;

Bir zamanlar bir psikoloji hocası, sonuçların insanlar için ne denli önemli olduğunu ispatlamak için bir deney yapmış...

-Başını sallamak veya saatine bakmak, "seni seviyorum"a içten bir cevap olarak kabul edilirdi...