M. Necati Özfatura

National Geographic'in Ocak 2006 sayısındaki yer alan "Sarı Dosya"sına göre tarih boyunca acıların en büyüğünü, zulümlerin ve ölümlerin en fazlasını yaşamış coğrafya parçası Afrika'dır.

Afrika'da yaşanan olaylar hiç de iç açıcı değildir. 1980'li yılların başına kadar nüfus artışı en hızlı olan bu kıtada; (AIDS felaketi neticesinde) nüfus durmanın ötesinde azalmaya başlamıştır.

Sudan, yüzölçümü bakımından Afrika'nın en büyük ülkesidir. Osmanlı'nın asırlarca eyaleti olan Sudan, Osmanlı'nın zayıflaması ile İngiliz sömürgesi olmuştur. Ancak 1956 yılında İngiltere'nin sömürgesi olmaktan kurtularak bağımsız oldu. Nil Nehri Sudan'ın bir ucundan bir ucuna kadar bereket saçarak kat eder.

Dünyanın en zengin yer altı servetlerine sahip olan Afrika; açlık, iç savaş, AIDS, bulaşıcı hastalıklar, mülteciler, dikta rejimler, kuraklık gibi daha nice sıkıntıların birbiri ardına sıralandığı çileli bir kıtadır.

Çeçenistan Türkiye'nin orta ölçekte birkaç ili büyüklüğündedir. Bir ucundan diğer ucuna 3 saatte gidilir. Uçan kuşları bile kontrol edebilecek teknoloji ve askerî güce sahip Rusya, Çeçenistan'da savaşın devamını istemektedir.

"Turan" Türk soyundan (ırkından) olanların yaşadığı büyük ülkenin "Türk Dünyası"nın adıdır. "Turanlı" bu ülkede yaşayanlara verilen isimdir. 5 bin yıllık bir tarih dilimi içinde Turan ülkesi, bütün kuzey yarımküreyi içine alır. Turan ülkesinin merkezi "Tanrı Dağları" dolayında bulunan "Ötüken"dir. Turan ülkesinde yüzlerce Türk bölgesi varsa da büyük bölümlerin Türkçe isimleri ve yerleri şöyledir: "Kutyak" (Batı Avrupa), "Urallı" (Doğu Avrupa ve İskandinavya), "Altaylı" (Asya), "Amerid" (Kuzey Amerika ve buradaki Kızılderililer), "Abya Yalalı" (Güney Amerika ve buradaki Aztek, Maya , İnka 'Peru' ve diğerleri)

Geçmişte Kızılderililerin çoğu Müslüman idi. Kızılderililer gibi Maya, İnka, Eskimo, Aztek, Olmek, Toltek, Aymanalar ve Meluncanlar'ın da Türk asıllı oldukları tarihî bir gerçektir.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde milli ordu ile Ruanda kökenli Goma güçleri arasında çıkan çatışmada 100 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştır.

Afrika dünyanın en zengin maden kaynaklarına sahip kıtasıdır. Yer altı zenginlikleri yanında muhteşem bir bitki örtüsüne sahiptir. Ancak asırlarca Hristiyan Batı'nın sömürgeci davranması neticesinde dünyanın en fakir kıtası olmuştur.

Hırvatlar 70 yıllık "Güney Slavlar Birliği" (Yugoslavya) macerasından sonra, yeniden Orta Avrupa ülkesi olarak mazisine dönerken, Balkan kimliğini ret etme yoluna girmiştir.

Batı Trakya Yunanistan'ın 9 coğrafi bölgesinden biri olup, Gümülcine, Dedeağaç ve İskeçe'den ibarettir. 1923 Lozan Antlaşması ile haklara sahip yüzbinlerce Türk 1923'ten bu yana çeşitli baskı ve eritme politikasına maruz kaldı.

Arnavutluk nüfusunun yüzde 80'i bazılarına göre yüzde 70'i Müslüman, yüzde 20'si Yunan kilisesine bağlı Ortodoks, yüzde 10'u Vatikan'a bağlı Katolik'tir. Ancak Arnavutluk Hristiyanların kontrolü altındadır.

Sanayide 250 çeşit sahada kullanılan "Bor cevheri"nin en az yüzde 65 hatta 70'i Türkiye'de bulunmaktadır. Bor madeni teknolojide kullanılan bileşiklerden biridir.

Kendi ülke halkının değerlerini istismar ederek iktidar ve şahsi menfaat sağlayan politikacılardan biri de Miloseviç'tir. 29 Ağustos 1941 tarihinde Karadağ'da Pozarevaç'ta doğan Sırp asıllı bir kişidir.

Nisan 2006 tarihinde Karadağ'da referandum yapılacaktır. Dış politika uzmanlarına göre referandumda bağımsızlık isteyenler kazanacak ve 1 Mayıs 2006'da Karadağ, Sırbistan ile mevcut federasyondan ayrılarak bağımsız olacaktır.

Miloseviç'in hayali "Büyük Sırbistan"ı kurmak, hayatının sonuna kadar da; büyük Sırbistan'ın devlet başkanı olmaktı.

Danışmanlık şirketi "Pricewaterhouse Coopers"in tahminlerine göre milli gelirlerde 2005'te 20. sırada olan Türkiye, 2006 yılında Belçika, İsviçre ve İsveç'i geçip 17. oldu.

Türkiye'de kamuoyu nükleer enerji mevzuunda gerçek bilgiye sahip değildir. Çernobil faciası halen hafızalardadır. Ancak unuttuğumuz eski tip nükleer santraller devri geride kaldı. Yeni teknoloji ile inşa edilen nükleer santrallerde -birkaç emniyet sistemi ile- nükleer facia ihtimali sıfırdır. Bu konuya çok sayıda misal verilebilir. Ancak birkaçı şöyledir:

Soykırım ile tehcir birbirinden çok farklı şeylerdir. Tehciri yalnız Osmanlı Devleti değil, muhtelif devirlerde birçok ülke icra etmiştir.

Yakın bir geçmişte Türkiye'nin ağır kış şartlarında karşı karşıya kaldığı doğal gaz krizinin, sanayinin lokomotifi olan İstanbul'u vurması son anda önlendi.